Beatles üzerine caz perspektifleri

Beatles üzerine caz perspektifleri

Beatles’ın müziği caz müzisyenlerinin hep ilgisini çekmiştir. Kuşkusuz bu ilginin nedenleri arasında özellikle 1960’lı yıllarda yeryüzünde başka herhangi bir şeyle mukayese edilemeyecek kadar popüler olan Beatles’ın olağanüstü geniş kitlelerce tanınmasının farklı türlerdeki ’cover’larına popülarite avantajı sağlayacağı düşüncesi bestecileri harekete geçirmiştir fakat bunun yanında Mark Leskovic’in de yazısında değindiği gibi 60’larda cazın geleneksel formların dışına çıkma arzusu ve önüne geçilemez bir değişim isteği müzisyenleri farklı arayışlara yöneltmiştir. Her konuda olduğu gibi elbette bu konuda da cazın tutucu yaklaşımlara sahip müzisyenleri ve çevreleri bu ve benzeri açılımları eleştiregelmiştir.


Geleneksel formda müzik üretme biçiminin kaybolmasının cazın popüler diğer müzik formları arasında eriyerek yitebileceği düşüncesi de bu kaygının eseridir. Bu kaygının gerçek olmasından dolayı değil ama 60’larda başlayan ’fusion’ kavramı tüm müzik türlerinin içiçe geçip eriyerek yeni bir ’şey’e dönüşme olasılığı, kaygıları sürekli tetikte tutan bir korkuya dönüşmüştür.


Leskovic’in yazısında dikkati çektiği bir başka detay ise işe biraz tersinden bakmak açısından, 60’larda sahip olduğu olağanüstü popülerliğin avantajı ile Beatles’ın kendi müziğinde de yeni sınırlar arama merakına ve bu merakın grubun müziğine yansıması da tarafları birbirlerine yaklaştıran bir unsur olmasıdır. Beatles içinde de geçerli olan bu arayış grubun tek tek bireylerine de yansıyan bir perspektife dönüşmüştür. George Harrison’ın doğu müziğine ve tinselliğine olan ilgisi müziğini psychedelic rock alanına taşıyan bir damara dönüşmüştür. Paul McCartney’nin gitarda geleneksel gitar formlarının dışında bir şeyler yapma arzusu, Ringo Starr’ın davulda kompozisyonel farklılıklar üretme merakı ve John Lennon’ın da tüm diğer üç kişiden daha da ötede müzikal mimaride yeni fikirlere sahip olması caz müzisyenlerini Beatles’a yakınlaştırdığı kadar Beatles’ı da farklı müzik türlerine yakınlaştırmıştır.


Yukarıdaki yazı Matt Leksovic’in yazısının doğrudan çevirisi olmamakla birlikte yazısının temel ayrıntılarını özetlemesi bakımından önemlidir ama daha önemlisi Leskovic’in yazısında verdiği yaklaşık bir düzine Beatles ’cover’ örneklerinin zengin müzikal malzeme içeriyor olmasıdır, gelin birlikte bunlara tek tek göz atalım:


Dr. Lonnie Smith; "Eleanor Rigby" (1969)


" target="_blank">


İlk albüm olarak Leskovic bize soul müziğin ünlü müzisyeni Dr. Lonnie Smith’in 1969 tarihinde yayınlamış olduğu "Turning Point Blue" isimli albümünde yer alan ünlü "Eleanor Rigby" parçasını gösteriyor. "Eleanor Rigby" herhalde caz müzisyenlerinin cover’lamayı en çok sevdiği parçalardandır. Basit ve güçlü bir melodisi olması, üzerine doğaçlama yapılabilir bir şarkı olması cazip gelen avantajlardan. Aynı zamanda bir Hammond B3 ustası olan Smith’in yanında bu parçada (albümde de) Lee Morgan, Bennie Maupin, Idris Muhammad, Julian Priester ve Melvin Sparks gibi güçlü isimler var.


Buddy Rich; "Norwegian Wood" (1967)


" target="_blank">


Davulcu Buddy Rich 67 tarihli albümünde John Lennon bestesi olan "Norwegian Wood"u Bill Holman’ın düzenlemesiyle kullanmış. Özellikle parçanın son bölümündeki zirvenin dikkat çekici olduğunu belirten Leskovic, bu son bölümde, trombondaki Jim Trimble’ın heyecan ve coşkulu yorumu ile Budyy Rich’in vahşi davulunu öne çıkarıyor.


Brad Mehldau; "Dear Prudence" (2001)


" target="_blank">


Matt Leskovic listesine Brad Mehldau’nun 2001 tarihli albümüne bir Lennon&McCartney bestesi olan "Dear Prudence"i almış. Matt’e göre Mehldau’nun bu albümdeki müziği caz ve diğer türler arasındaki boşlukta iyi bir köprü kuruyor. Cazkolik olarak bize göre de bu albümdeki davul özellikle rock’a  çok yakın. "Dear Prudence"de Mehldau’nun piyanosuna Derek Olesi, Jim Keltner, Matt Chamberlain gibi müzisyenler eşlik etmiş.


Don Ellis; "Hey Jude" 1970


Don Ellis’in "Hey Jude" yorumu herhalde olabilecek en orijinal yorumlardan biri. Bu dediğimiz en iyimser yorum, aslında Leskovic, Ellis’in yorumu için öyle bir argo tabir kullanmış ki buraya yazmamız uygun düşmez. Girişteki fantastik bölüm özellikle dikkat çekici. Çok kişinin bu parçaya "Hey Jude" diyeceğini zannetmiyoruz.


Gabor Szabo; "In My Life" (1969)




Gabor Szabo’nun 60-70’li yıllardaki albüm performanslarını inişli çıkışlı bulan Leskovic, Szabo’nun pop caz kavşağında kalmış pek çok parçasını yeniden keşfedilebilir örnekler olarak belirtmiş. "In My Life" yorumunu da bu kategoride bir keşif olarak yorumlayabiliriz.


Don Byron; "I’ll Follow The Sun" (1999)




Yetenekli klarnetçi Don Byron’ın 99 tarihli albümündeki "I’ll Follow The Sun" yorumu Leskovic’in en beğendiği yorumlardan biri olmuş belli ki. Parçanın orijinalindeki McCartney yorumuna denk gelen Byron’ın temiz ve açık tonlu klarneti ile Bill Frisell’ın benzersiz gitar arpejleri ortaya asil bir armonik denge çıkarmış. Albümde ve parçada Byron’a gitarda Bill Frisell, basta Drew Grass ve davulda da Jack DeJohnette eşlik etmiş.


Chris Potter; "Yesterday" (2006)




Leskovic’in öne çıkardığı yorumlardan biri de trompetçi Chris Potter’ın "Yesterday" yorumu. "Yesterday" sanırız yüzlerce kez yorumlanmış bir parçadır ama bu yorum Leskovic’e göre hayli şık ve taze bir yeni başlangıç yapmış Potter’a göre.


Mark Turner; "She Said, She Said" (1998)




Mark Turner ve Kurt Rosenwinkel’in birlikte 2 albüm kaydettiler. Brad Mehldau birlikte çalışma yapmaları için teklifte bulununca 98 yılında Turner’ın tenor saks, Mehldau’nun fender rhodes, Rosenwinkel’in gitar, Larry Grenadier’in bas ve Brian Blade’in davulları çaldığı bu albümde Lennon&McCartney bestesi "She said, She Said" albümünü yorumladılar. Bu parçanın orijinalinde Ringo Starr’ın çok bilinen bir davulu var, Mark Turner’ın albümünde de Brian Blade’in yorumuna dikkat edin diyor Leskovic.


Grant Green; "A Day in the Life" (1970)




Grant Green’in albümü "Green is Beautiful"dan "A Day in the Life" parçasını da listesine dahil eden Leskovic soul caz gitaristlerinin Beatles parçalarına ilgi göstermeyi zaten sevdiğini belirtiyor ve ayrıca Wes Montgomery’nin 67 tarihli bir başka "A Day in the Life" örneğini ve George Benson’ın 69’dan "The Otherside of Abbeyroad"unu da ekliyor ve mukayesesini de yaparak Grant Green’in yorumunun tüm diğer bu parçalardan daha iyi olduğunu da belirtiyor.


Steve Marcus; "Tomorrow Never Knows" (1968)




Steve Marcus’un 68 tarihli albümü "Tomorrow Never Knows"u da listesine dahil eden Leskovic şöyle anlatıyor; " Beatles’ın 66 tarihli albümü "Revolver" psychdelic bir yaylım ateşi olarak sadece rock çevrelerini değil caz çevrelerinin de dikkatini çekmişti. Tenor saksafoncu Steve Marcus rock’ta olup bitenlere hep dikkatini veren biriydi ve "Revolver" albümünün en ’ağır’ parçası "Tomorrow Never Knows"u cover’ladı.


Count Basie; "Michelle" (1966)




Paul McCartney’nin ünlü şarkısı "Michelle" en sevilen aşk şarkılarından biridir hatta George Harrison’ın solosu da Beatles şarkılarındaki en caz etkili sololardan biridir. Count Basie’nin albümüne "Michelle"i almak istemesi hiç de sürpriz değil. Basie’nin albümünün en kolay anlaşılabilir parçasıdır aynı zamanda.


Geoff Keezer; "Across the Universe" (1999)




Leskovic listesine son olarak piyanist Geoff Keezer’ın solo piyano albümü "Zero One"ı almış. Albümüne Lennon&McCartney bestesi "Across the Universe"i alarak yorumlayan Keezer’ın bu seçimini de bir çeşit benzetmeyle Keith Jarrett’ın iç gözleme dayanan solo piyano varyasyonlarına karşı sanki acımasız bir karşı çıkışmış gibi Herbie Hancock ve Chick Korea’nın karmaşık kompozisyonları veya Art Tatum’un aşırı cesur teknik kabiliyeti tarzı bir mukayesenin ekseninde örnekliyor.


Bu haber 14 Mart 2020 tarihinde müzikleri eklenerek güncellenmiştir.


Cazkolik.com / 25 Aralık 2008, Perşembe

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Cazkolik.com

  • Instagram
  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.