Burak Sülünbaz: Müziğinizi nerede yaratırsınız? Çalışma alanınızı tarif eder misiniz?

Benedikt Jahnel: Parçalarımı genellikle piyanoda yazarım. Evimde akustik çalmama imkan veren aynı zamanda midi sinyallerini doğrudan bilgisayara aktarabileceğim çok sessiz bir piyanom var. Benim için aklımda yarattığım müzikle piyanom arasında gidip gelebilmek önemlidir. Genellikle piyanoda yazılan pek çok fikir vardır ve ben bu fikirleri hızla yazıya dökmek isterim. Ardından farklı teknikler kullanarak fikirlerimi şarkılara ve parçalara uygulamak için geliştiriyorum. Tabi ki zaman zaman hızlı fikirlerimi telefonuma kaydediyorum ve pek çok insanın CD`lerini dinliyorum.Onların müziğini analiz edip temel kavramlarını anlamaya çalışıyorum böylelikle belki onları taklit edebilirim ve yeni materyallerde kullanabilirim.

Burak Sülünbaz: Müziğinizide kaotik atmosferik bir sound duyuyorum. Sakin sesleri seviyorum. Kendinizi sakin bir kişilik mi yoksa tam tersi olarak mı tanımlıyorsunuz?

Benedikt Jahnel: Sanırım pek çoğumuzun inandığı gibi benim şahsiyetiminde pek çok farklı yönü olduğuna inanıyorum. Müziğim çok basit ve melodik baladlar gibi korolardan kompleks ve ritmik yapılara bazen kaotik seslere uzanır. Özellikle sakin veya içe dönük bir karakterim olduğunu sanmıyorum.

Burak Sülünbaz: Bazen parçalarınız oldukça ağır başlıyor ve adım adım büyüyor tıpkı karanlıktan yolunu bulan bir ışık gibi. Müziğinizi yaratırken bu tip metaforlar kulanır mısınız?

Benedikt Jahnel: Pek değil. Ben analitik düşünen bir insanım. Müziğimi uzun zaman periyodunda nasıl geliştireceğimi ve müziğimdeki büyük şekiller hakkında düşünürüm. Bu anlamda birçok parçamı oluşturup düzenlerim ve sadece doğaçlamalarım için belirli bölümleri açık bırakırım. Planlanan ve beklenmedik sunum arasında her zaman mükemmel bir denge arıyorum. Bir bakıma gerginlik ve salıverme dinleyicinin elinde olmakla beraber şaşkınlığınıda beraberinde getiriyor.

Burak Sülünbaz: Bir matematikçi ve müzisyen olarak iki farklı disiplin arasında kompleks benzerlikler var mı? Müzikteki matematiği nasıl açıklarsınız?

Benedikt Jahnel: Müziğim için matematiğin belirgin araçlarını görmüyorum veya kullanmıyorum. Fakat inanıyorum ki farklı bir seviyede bağları var. Matematik bir yapı bilimidir. Kompleks yapılar gibi doğadaki şeylerin derinliklerini anlamayı severiz. Simetriler, desenler ve dokular için tutkumuz vardır. Ve müzik de bu şeylerle doldudur. Matematik bir şeyleri açıklayabilmek için bir dil geliştirdi ve müzik çok fazla yapıya sahip olduğundan matematiği kullanmayı çekici gördü. Ama bunu yapmam hâlâ kulakları ve  kalbi olan bir müzisyenim. Yalnız ben, belki diğerleri de bazen soyut seviyeye gider ve orada bazı şeyler geliştirmeyi denerim. Sonuç olarak müzik her zaman duygularla olmalıdır.

Bilgi: Benedikt Jahnel yeniden İstanbul`da... Berlin`li caz piyanisti Benedikt Jahnel`i İstanbul`da en son ocak 2016`da İran asıllı Alman şarkıcı Cimin Samawatie`nin Borusan Müzikevi konserinde izlemiştik.

Burak Sülünbaz: ECM müzik için hazırladığınız son albümünüz Norveç Oslo`daki efsanevİ Rainbow Stüdyoda kaydedildi. Rainbow`da her müzisyenin kendi hikayesi vardır.Sizin hikayeniz nedir? Manfred Eicher` le ses mühendisi Jan-Erik Kongshaug`la çalışmak nasıldı? Birlikte bu kadar uzun süre çalıştıktan sonra aralarındaki ilişki nasıldı?

Benedikt Jahnel: Kesinlikle orada müzik kaydetmekten çok keyif aldık. Büyüleyici bir deneyimdi. Manfred ve Jan-Erik hemen hemen hiç konuşmazlar, ama dört eli olan bir insan gibi hareket ederler. Bir müzisyen olarak sizi dinleyen iki muhteşem dinleyici olması çok rahatlatıcı. Tüm detayları kontrol ediyorlardı, tavsiyelerde bulunuyorlardı ve biz de performansımıza bütünüyle konsantre olabildik.

Burak Sülünbaz: Berlin`de yaşamak nasıl birşey? Yaratıcılığını Berlin`de nasıl besliyorsunuz?

Benedikt Jahnel: Berlin`de yaşamayı seviyorum. Benim ve ailem için şuan mükemmel bir yer. Yaşam kalitesi makul fiyatlara oldukça yüksek. Berlin`in büyük bir müzik sahnesi var ve herşey kuruluş değil. Yer altına gitmek için çok fazla alan var. En başta, Berlin`de birkaç yıldır yaşıyorum ve pek çok arkadaşım var. Ayrıca burada piyano çalabiliyorum. Bu ailem için de çok iyi.

Burak Sülünbaz: Üçlü kayıtlarınızda tüm sanatçıların önemli yeteneklerini sergileme fırsatına sahip oldukları açıkça demokratik bir model destekliyorsunuz. Tek bir sound yaratabilmek adına grup çalışması konusunda ne düşünüyorsunuz?

Benedikt Jahnel: Uzun süredir aynı insanlarla çalışmayı seviyorum. Grubumuz bu yıl 10. yılını kutluyor ve hâlâ birlikte çalışmaktan keyif alıyoruz. Aslına bakarsanız grup oldukça değişti. Tabi ki her zaman grup üyelerimin katılımına önem veririm. Parçaları Owen ve Antonio ile birlikte yazarım. Bunun amacı onların bireysel ve grubun bir parçası olarak güçlerini göstermek. En azından sesimizin daha birleştiğini ve karşılıklı desteğin harika olduğunu açıkça duyabiliyorum. Özellikle piyano üçlülerinin formu klasik olduğu için hem dinleyicinin hem de müzisyenlerin grubun tüm yönlerini göstermeleri bence mantıklı.

Burak Sülünbaz: Sizin için müzik nerede başlar nerede biter?

Benedikt Jahnel: Birlikte çalıştığım müzisyenlerden neyin müzik olup olmadığının sınırlarını ileri taşıyanlara takdirlerimi sunuyorum. Örneğin bu günlerdeki elektronik kullanımı bu konuda ilginç bir yolda. Duyabileceğiniz gibi klasik trio formatına konsantre oldum ve buradan yeni bir yol bulmayı denedim. Özellikle daha uzun formların geliştirilmesi ve düzenleme, kompozisyon ve doğaçlama arasındaki karışım üzerine yoğunlaşıyorum.

Burak Sülünbaz: Cazkolik.com okuyucuları için sorduğum sorulara yanıtlarınız için çok teşekkürler. Akbank Caz Festivali`nde sizi sahnede göreceğimiz için mutluyuz. 

Benedikt Jahnel: Teşekkürler bende heyecanlıyım.

Burak Sülünbaz

Cazkolik.com / 13 Ekim 2017, Cuma

Benedikt Jahnel: "I am always looking for the perfect balance between presenting the unexpected and the expected"

Burak Sülünbaz: Where do you create your music? Can you describe your working area please?

Benedikt Jahnel: I usually write my songs at the piano. I have a special silence piano which allows me to play it acoustically and at the same time get a midi signal, so I can put the music directly into the computer. It is important for me to go back and forth between playing the piano and just developing music in my head. Usually I have a big stack of written ideas for music at the piano and I try to write up ideas quickly. Then I develop the ideas into songs and other pieces using different techniques. Of course I also record ideas quickly on my phone and listen a lot to other peoples CDs. I analyse their music and try to understand the main concepts so I can maybe imitate and use them for new material. 

Burak Sülünbaz: I hear a chaothic atmoshering sound in your music. I like this calm sound. Do you describe your personality a calm person or opposite?

Benedikt Jahnel: Well, as I think most of us believe, I believe I have many different aspects in my personality. My music reaches from choral like very simple and melodic ballads to complex very rhythmical structured and sometimes even chaotic sound. I don`t think I am particularly calm or introvert. 

Burak Sülünbaz: Sometimes your pieces starts so slowly then it grows step by step just like the light find its way from the darkness. Do you use this kind of metaphors while you are creating your music?

Benedikt Jahnel: Not really. I am kind of an analytical person. I do think a lot about the bigger shapes in my music and how if should develop over longer periods of time. In that sense I also compose and arrange many of my pieces and leave only certain sections open for improvisation. I am always looking for the perfect balance between presenting the unexpected and the expected. In a way its always about tension and release, about taking the listeners hand, but also surprising him.

Burak Sülünbaz: As a mathematician and a musican is there any complex similarities between two disciplines? How do you describe math in music?

Benedikt Jahnel: I do not see or use any obvious tools from mathematics for my music. There is no connection on the surface. But I do believe, that there is a connected on a different level. Mathematics is the science of structure, we love to understand the deeper make off of things in nature, complex structures, etc. We have a passion for symmetries, patterns and texture. And music is also full of these things. Mathematic has developed a language to describe these things and since music has a lot of structure it is appealing to use also mathematics to describe music. But I don`t do that. I am still a musician with ears and heart. Only I, maybe more the others, sometimes go to the abstract level and try to develop things there. In the end it must always be music with emotions.

Burak Sülünbaz: Your latest recording for ECM music was recorded in legendary recording studio Rainbow in Oslo Norway. Everybody has their own story about Rainbow Studio. What is yours? How was working with Manfred Eicher and Jan-Erik Kongshaug. How was their relationship after long time working together?

Benedikt Jahnel: We certainly enjoyed recording there very music. It was a fascinating experience. Jan-Erik and Manfred hardly talk to each other, they really act as one person with four hands. As a musician it is so relaxing to know that there are these two amazing listeners, checking all the details and giving feedback, so we could concentrate 100% on the performance.

Burak Sülünbaz: How is living in Berlin? How do you feed your creativity in Berlin?

Benedikt Jahnel: I love living in Berlin. For me and my family its the perfect place right now. Living quality is very high for a reasonable price. Berlin has a big music scene and not everything is establishment.There is still a lot of room to go underground. On top, I have lived in Berlin now on and off for a number of years, so I have a lot of friends and I can play in the city also, which if good for my family.

Burak Sülünbaz: In your trio recordings you are supporting clearly a democratic model where all the artists have the opportunity to display their considerable talents. What would you like to say about working in a group to create only one sound together?

Benedikt Jahnel: I like working with the same set of people for a long time. The trio now has its 10th anniversary and I still enjoy playing a lot. In fact, I think the group has developed a lot. I of course always try to feature everybody in the group, I write the tunes with Owen and Antonio in mind to show their strength as individuals and as part of the group. I can at least clearly hear that our sound has become more united and the mutual support is amazing. I think it makes sense for both, the listener as well as the musicians to show all aspects of the group, especially since the format of a piano trio is classical.

Burak Sülünbaz: Where does music starts and where does it ends for you?

Benedikt Jahnel: I have a lot of appreciation for my fellow musicians who take up the task and move the boundaries of what is music and what not. For example nowadays the use of electronics is an important direction for that. As you can hear, I have constrained myself to the classic setup of an acoustic piano trio and try to find new ways there. I particularly focus on the development of longer forms and the mixture between arrangement, composition and improvisation.

Burak Sülünbaz: Thank you for answering my questions for cazkolik.com readers. Looking forward to see you on stage in Akbank Jazz Festival.

Benedikt Jahnel: Thank you. Looking forward too.

Burak Sülünbaz

Cazkolik.com / October 13, 2017

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN