Bazı şeyler hiç değişmiyor...

Bazı şeyler hiç değişmiyor...

1986 röportajı animasyon hale getirilmiş

Miles Davis hep haber...

Tüm zamanların en önemli caz ikonlarının başında gelir Miles Davis. Onunla ilgili herşey önemli haberdir, hâlâ çok okunur, caz haberleri arasında başı çeker. Caz dünyasında benim merakla takip ettiğim blogların arasında Jazz at Lincoln Center`ın blogu da var. Sürekli yeni malzemeler üretip ilginç içerikler yayınlıyorlar. Geçen hafta yayınladıkları içerikler arasında yeni ve ilginç bir Miles Davis röportajı vardı. Belli ki emek harcanmış bir çalışma. Miles Davis`le röportajı yapan ünlü bir caz rock keyboardisti ve şarkı da söyleyen Ben Sidran ama aynı zamanda gazetecilik de yaptı yıllarca. 1986 yılında Miles`la bir söyleşi yapmıştı. Biliyorsunuz, Miles`ın müzisyenliği yanında resim çizen kalemi de kuvvetlidir, yani deseni iyidir, sergiler de açmıştır. Söyleşi de bu tarafını da konuşuyorlar ama işin ilginci Youtube`da yayınlanan söyleşi ayrıca çizgi olarak hareketlendirilmiş, konuşmalar animasyona dönüştürülmüş ve dinlemesi & izlemesi daha zevkli hale gelmiş. Tavsiye ederim, siz de izleyin.


Bazı şeyler hiç değişmiyor!

Milliyet Sanat dergisi haziran 1982 sayısı kapağı

Şu an sitede yayında olan Türkiye`nin ilk caz festivali 1982 tarihli 1. Uluslararası Caz Festivali haberimiz nedeniyle Emin ağabeyin (Fındıkoğlu) aynı yıl Milliyet Sanat dergisindeki ilk festivali konu alan kapsamlı yazısını okuyordum (bu arada, dergideki makaleyi bulup gönderen sevgili Murat Özdoğan`a teşekkür ediyorum), Emin ağabeyin yazısı hem konserlerin eleştirilmesi, hem okurun müzisyenler hakkında bilgilendirilmesi, hem gelecek festivaller için yol gösterilmesi (maalesef festivalin devamı gelmedi) hem de genel değerlendirme bakımından örnek bir yazı yazmış ta o tarihte. Bilhassa konser ve sanatçı eleştrileri bakımından dikkat çekici notları var Emin ağabeyin. Özellik bazı şeyler hiç değişmiyor başlığına konu olan ise televizyonun (o zaman tek kanaldı, şimdi çok kanallı ama durum aynı!) hiç ilgi göstermemesinden tutun pek az ilgilenen gazete ve günlük basına kadar ne varsa tüm cümleleri kopyalayıp bugün yazacak bir yazıya aynen koyabilirsiniz, yani dememiz o ki; "bazı şeyler hiç değişmiyor"!


Leonard Cohen`i çabuk mu unuttuk?

Cohen`in miras bıraktığı albümü

Son albümü "You Want It Darker"ın yayınlanmasından kısa bir süre sonra ölen Leonard Cohen üzerine yeniden düşünme fırsatım oldu. Büyük ozanı çok çabuk unuttuk gibime geliyor. Ölüm haberi arşivlerimizdeki CD`leri, plakları yeniden dinlemeyi hatırlattı, bol bol andık ama galiba bu arada son albümü karambolde gözden kaçırdık, yeni şarkılarını dinlemeden eski şarkılarına takılıp kaldık. New York Times yazınca yeni albümü tekrar dönüp dinleme ihtiyacı hissettim. Kapak fotoğrafı dikkatimi çekti. Yüzü karanlığa (ölüme mi?) bakıyordu, elini pencerenin karanlık yanına uzatmıştı, sigarası parmaklarındaydı. Hayatı ölümden ayıran sınıra gelmiş, son bir sigara molası vermişti sanki. Gazete yazarı Cohen`in dindar biri olmadığını söylediğini hatırlatıyor ama tüm hayatı uzakdoğu inanışları dahil ruhâni arayış peşinde koşmakla geçmişti. Sanki içindeki telaş hiç huzur bulmadı. Son albümünde "Hazırım efendim" diye yaradana seslendiğinde hesaplaşmasını tamamlamış ve sonunda doğduğu haliyle, yani iyi bir Musevi olarak toprağa verilmesiyle ömrünü tamamlamıştı.


Dave Valentin`de gidenler kervanına katılmış

Dave Valentin 65 yaşında öldü

Dün Sevin abla (Okyay) haber verdi, caz flütün önde gelen isimlerinden Dave Valentin 65 yaşında hayata gözlerini yummuş. Flüt bir müzisyen için zor ve riskli bir tercih bu yüzden hem bizde hem dünyada son derece az sayıda iyi sanatçı yetişiyor, Valentin o isimlerin başında geliyordu. Aslında daha gençti, 65 çok değil ama hem felç hem parkinson hastalığı derken son fotoğraflarına baktım epey çökmüştü. Valentin flüt çalmaya Irene isimli bir kız yüzünden başlamış, aslında okulda perküsyon çalıyormuş, Irene`de flüt çalıyormuş, Irene, Valentine`e bir ölçek nota çalmayı göstermiş tabii hem kız hem flüt Valentin`in aklını çelmiş, hemen kendine ikinci el bir flütle Herbie Mann plağı almış çalmayı kendi kendine öğrenmiş. 1970`ler ve 2011 arası yaklaşık 25 albüm yayınlayan usta sanatçıyı ben en çok caz flütün en büyüklerinden Herbie Mann ile yaptıkları "Two Amigos"tan hatırlıyorum! Dave Samuels`li Caribbean Jazz Project albümü Grammy kazanmıştı büyük sanatçının onu da hatırlatmadan geçmiyim.


Festivaller mevsimine mi giriyoruz?

X Jazz Festvali nisanda

Bu yıl marttan itibaren her ay bir caz festivali mi izleyeceğiz? Yıllardır böyle bir şey arka arkaya denk gelmemişti ya da belki de ilk mi demeli... Nasıl olacak? Şöyle; Şu sıralar İzmir`de 24. İzmir Avrupa Caz Festivali tüm hararetiyle devam ediyor. Nisanda İstanbul-Berlin X Jazz Festival var, yeni bir festival olduğu için az tanınıyor, bence programına mutlaka gözatın, bizde geniş haberi var. Mayısta ilki gerçekleşecek Zorlu PSM Caz Festivali güzel konserlere evsahipliği yapacak! Biletleri şimdiden almanızda fayda var! Haziran festivalsiz görünüyor ama Akbank Sanat haziran ayları geleneksel olarak gitar günleri veya piyano günleri benzeri etkinlikler yapıyor, derken tabii temmuzda İstanbul Caz Festivali... Böyle yazınca epey meşgul olacakmışız gibi halimiz var! Bu arada, X Jazz Festival demişken burada izleyeceğimiz müzisyenler diğer festivallere göre daha alternatif isimler. Zaman da fazla kalmadı, bir an önce seçimlerinizi yapıp biletinizi almanızda fayda var. Hep aynı şeyleri konuştuğumuz, tartıştığımız sosyal hayatımıza farklı renkler getiren bu yaratıcı müziklere biraz sevgi, biraz özen bize de iyi gelir.


Acaba kaç saati cazdır?

You Tube bir kara delik gibi

You Tube son açıklamasında hergün 1 milyar saatten fazla video izlendiğini açıklamış. Şaştık mı? Hayır! Rakamlar bizi manyak etti. Boyutlar ve rakamlar algımızı alt üst ediyor. Öyle ki, şirket izlenme-tıklanma sayılarından çok izlemeye harcanan sürenin uzunluğu ve alınan keyfe odaklanmış. Şirket, veriler geldikçe kendini geliştirmenin de algoritmasını oluşturmuş mudur acaba? Benim esas merak ettiğim bu rakamların içinde cazın payı ne? Yani, mesela günde toplam kaç saat acaba cazla ilgili içerikler izleniyordur? Bu deli soruları merak ededuralım şu bir gerçek ki You Tube pek çok konuda olduğu gibi cazda da en büyük içerik sağlayıcı olmaya devam ediyor. Şahsen benim arayıp da cevabını bulamadığım pek birşey olmadı ama son dönem telif hakları daha kontrol edilebilir oldukça You Tube üzerindeki içerik de daha kontrol edilebilir hale geldi. Bir şekilde denge kurulmaya, haklar gözetilmeye çalışılıyor diyebilir miyiz?


Hem caz klübü hem müzik firması

Smoke Jazz Club

New York`un gözde caz klübü Smoke 3 şeyi iyi yapıyor, sahnesindeki canlı caz en iyilerinden, mutfağının iyi olduğu söyleniyor ve benim için en cazip olan en sonuncusu, yayınladığı albümler süper! Çoğunlukla kendi sahnesindeki canlı performansları kaydederek albüm halinde yayınlayan Smoke zamanla nefis bir kataloğa ulaştı. Hem sahnesi hem firması yoğun olan Smoke otuza yakın albüm yayınladı. Geçen sene Renee Rosnes, Jim Rotondi (ki şu an onun "Dark Blue"sunu dinliyorum), George Coleman, Peter Bernstein, One for All, Steve Turre, The Cookers ve Orrin Evans gibi majör isimlerin albümlerini çıkaran firma kapak görsellerinde de başarılı bir formül tutturdu. Açıkçası, şahsen albümlerin hepsini gönül rahatlığıyla tavsiye edebilirim ama son sıralar dinlediğim Peter Bernstein`in "Let Loose"unu, az önce adını zikrettiğim Rotondi`yi, Heads of State`in "Search of Peace"ini ki bu albümdeki 11 dakikalık balad son yıllarda dinlediğim en kaliteli icralardan biri, Garry Bartz farkı ve ustaların sohbeti Coleman`ın "A Master Speaks"ini ayrı tavsiye ederim.


Kaydet

Feridun Ertaşkan

Cazkolik.com / 13 Mart 2017, Pazartesi

Kayd

Kaydet

Kaydet

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Feridun Ertaşkan

Cazkolik.com kurucusu, editör ve yazar.

  • Instagram
  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.