|
|||||
Radyo Cazkolik
İnternet üzerinde cazkoliklerin
buluştuğu bir caz radyosudur |
|||||
CazFM.com canlı yayınını dinliyorsunuz.
|
|||||
|
Türkiye'nin Caz Takvimi
Jazz Company Geceleri: Sevil EsenMekan: Jazz Company, Elite World Hotel, Talimhane, TaksimTarihi: 13 Aralık.2019 Saat: 21:00 Etkinlik Bilgisi : Jazz Company’de 13 Aralık Cuma akşamı sahne alacak müzisyen Sevil Esen, dönemin 45’liklerine özel bir performans sergilemeye hazırlanıyor. Türkçe şarkılarından oluşan repertuvarını kendine özgü sesi ve caz yorumuyla seslendirecek olan Sevil Esen, misafirlerine keyifli ve müzik dolu anlar yaşatacak. Mikrotonal Gitar FestivaliMekan: İTÜ, Dr. Erol Üçer Araştırmaları Merkezi MİAMTarihi: 13 Aralık.2019 Saat: 13:30 Web Adresi: www.miam.itu.edu.tr Etkinlik Bilgisi : İTÜ Dr. Erol Üçer Müzik İleri Araştırmalar Merkezi 20. Yıl Etkinlikleri kapsamında 13 Aralık 2019 tarihinde dünyadaki ilk mikrotonal gitar festivali düzenlenecektir. 2008 yılında Prof. Dr. Tolgahan Çoğulu tarafından Prof. Şehvar Beşiroğlu danışmanlığında tasarlanan "Ayarlanabilir Mikrotonal Gitar" MİAM`da bir doktora projesi olarak doğmuş ve İTÜ BAP projesi olarak desteklenmiştir. Etkinliğe dünyanın önde gelen mikrotonal gitaristleri katılacak. Grammy ödüllü Amerikalı gitarist John Schneider, Würzburg Müzik Üniversitesi Gitar Öğretim Üyesi Prof. Jürgen Ruck, İspanyol gitarist Fernando Perez ve Tolgahan Çoğulu & Sinan Ayyıldız Duo festivalin bu seneki konukları olacak. Festival 13 Aralık Cuma günü 13:30`da John Schneider`ın açılış konuşması ile başlayacak. 15:00`da "Geleceğin Müziği olarak Mikrotonalite" başlıklı panel gerçekleşecek. 17:00`da İlhan Usmanbaş Salonu`nda Fernando Perez`in ve Tolgahan Çoğulu & Sinan Ayyıldız Duo`nun konseri olacak. Festival saat 20:00`da Jürgen Ruck`un ve John Schneider`ın konseriyle sona erecek. İZDSO KonseriSanatçı: Hakan Şensoy şef, Kirill Robin viyolonsel, İzmir Devlet Senfoni OrkestrasıMekan: AASSM Büyük Salon, İzmir Tarihi: 13 Aralık.2019 Saat: 20:00 Web Adresi: http://www.biletinial.com Etkinlik Bilgisi : İsmet İnönü`yü anma konseri. ŞİRİN SOYSAL ŞANSONLAR![]() Mekan: Yeldeğirmeni Sanat, Rasimpaşa Mah. İskele Sok. No: 43/1, Yeldeğirmeni, Kadıköy (Tel: 0 216 337 0058) Tarihi: 13 Aralık.2019 Saat: 20.30 Web Adresi: http://kultursanat.kadikoy.bel.tr Etkinlik Bilgisi : Washington D.C.`de Ahmet Ertegün Caz Seri?sine davet edilen ilk Türk sanatçı olan ve 2017 Boğaziçi ödüllerinde ?En İyi Caz Sanatçısı? seçilen Şirin Soysal, bu konserinde 2014 yılında yorumlamaya başladığı Fransız şansonlarını ilk defa proje haline getiriyor. Edith Piaf, Jacques Brel ve Kurt Weill gibi bestecilerin bilinen şarkılarından oluşan özel repertuarını, vokal-piyano-çello üçlüsüyle birlikte ilk kez dinleyicisiyle buluşturacak. Bilet Fiyatları: Tam 40 TL, Öğrenci ve İndirimli 20 TL. Kerem Görsev TrioMekan: Zorlu PSM, Touché Caz Klübü (Rez: 0 212 924 0128)Tarihi: 13 Aralık.2019 Saat: 21:30 Web Adresi: https://www.biletix.com/etkinlik/ Etkinlik Bilgisi : Ülkemizin önde gelen caz piyanistlerinden Kerem Görsev, kontrbasta Kağan Yıldız, davulda Ferit Odman`dan oluşan trio projesi ile 13 ve 14 Aralık`ta touché sahnesinde! Kapı Açılış 19:00 Etkinlik Başlangıç 21:30 Napoliten KonseriMekan: Süreyya Operası, KadıköyTarihi: 13 Aralık.2019 Saat: 20:00 Etkinlik Bilgisi : İstanbul Devlet Opera Balesi tenorlarının duygu yüklü İtalyan halk şarkılarından oluşan "Napoliten Konseri", İtalya`ya kısa bir yolculuk niteliğinde. Konserdeki şarkılara hüzün ve neşe hakim olurken önemli bestecilerden tarzın en sevilen eserleri seslendirilecek. Konserde Besnik Ademoğlu, Serkan Bodur, Berk Dalkılıç, Can Reha Gün, Yoel Keşap, Ufuk Toker ve Onur Turan`a piyanist Hüseyin Kaya eşlik edecek. Konserin sahne kurgusu Hüseyin Kaya`ya ışık tasarımı Taner Aydın`a ait. Konser, 13-14 Aralık 2019 ve 28 Şubat 2020 tarihinde Kadıköy Süreyya Opera Sahnesi`nde, 13 Ocak 2020 tarihinde ise Zorlu PSM Turkcell Platinum Sahnesi`nde seyirciyle buluşacak. Biletler: www.operabale.gov.tr www.biletinial.com |
ROY HARGROVE BIG BAND; "EMERGENCE" (CD)
![]()
...ve huzurlarınızda Roy Hargrove Big Band...
Paylaş
Roy Hargrove yaratıcı ve geleceğe bakan ama geçmişe olan bağlılığı da azalmayan, sık sık geriye dönüp bakmasını bilen günümüz genç caz neslinin (böyle diyoruz ama o da bu sene 40 yaşına bastı artık) neo bebop, modern caz hatta funk, hip hop, gospel neslinin hiç şüphesiz ki en etkileyici figürlerinden biri, başta geleni. Teksas doğumlu bu yaratıcı ve yetenekli müzisyen elini neye atsa iyi yapıyor. Big bandler öldü denen bir dönemde 19 müzisyen arkadaşını toplayıp yeni bir Big Band kuruyor. Umarız sene içinde ya da gelecek yaza bu büyük ekibi ülkemizde de görme şansı buluruz diyerek buradan festival yönetimlerine bir mesajda göndermiş olalım. Roy Hargrove Big Band’deki tüm müzisyenler arkadaşı, bu konuda şöyle diyor ünlü trompetçi; “Tüm bu çocuklar benim arkadaşım, ya okuldan ya da birlikte yaptığımız işlerden tanıdığım insanlar ve bir çoğuyla da 20 yıldır birlikte çalıyoruz.” Kim bu tümü yetenekli müzisyenler, öncelikle kendi trompetçi arkadaşları Frank Greene, Greg Gisbert, Darren Barrett ve Ambrose Akinmusire, tromboncular Jason Jackson, Vincent Chandler, Saunders Sermonts ve Max Siegel, altocular Bruce Williams ve Justin Robinson, tenorcular Norbert Stachel ve Keith Loftis, baritoncu Jason Marshall, piyanist Gerald Clayton (Yeni CD’ler de tanıtımını okuduğunuz “Two Shade” isimli albümün sahibi olan müzisyen), basçı Danton Boller, gitarist Saul Rubin, davulcu Montez Coleman ve vurmalılarda Ronald Guerrero. Aslen tanıdığımız Roy Hargrove daha modern hard bop çizgi üzerinde ilerleyen hatta kimi zaman free caza yakın duran bir müzisyendir ama bu albümü (bir big band olmasının da etkisiyle kuşkusuz) klasik dönem, straight caz yorumlarıyla dolu bir albüm olmuş (ve de kanımızca çok çok iyi olmuş). Parça düzenlemelerine bakıyorsunuz gerçekten etkileyici işler yapılmış. Peki albümdeki tadına doyulmaz latin vurgusuna ne diyeceğiz? Özellikle albümün dördüncü parçası “Mambo For Roy”u dikkatle dinleyin, eminiz ki son sıralarda bu kadar başarılı bir parça dinlememişsinizdir! Piyanodaki Gerald Clayton’a bayıldık. Geçen yıl Carla Bley “Appearance Nightly”si ödül üstüne ödül almıştı. Hatırlarsınız, bir önceki yıl da Vanguard’ın ‘home band’i aynı ödülleri toplamıştı. Bu yıl nasıl bir durum olacak merakla bekliyoruz, Roy Hargrove kuşkusuz aday olacaktır, yoksa hayal kırıklığına uğrarız ama sanıyoruz ki Mayıs ayında patlayan bir başka bomba Darcy James Argue’da yarışın içinde olacaktır, üstelik yeni ve değişik bir şey yaptığı içinde sanki bir adım önde gibi görünüyor. Biz burada bahsedelim ama kanaatimizi sonra söyleyelim, hele bir adaylar açıklansın elbette tartışmak serbest! Albüm caz listelerine 10 sıradan girdi, 14 Eylülde açıklanan yeni listelere göre şu anda ikinci sıraya yükselmiş durumda, rdaha da gider, böyle bir albüm giderek açılan bir albüm ve Avrupada da ilgi göreceği kesin. Kimi parçaların açılışlarındaki ‘crescendo’ girişler epey etkileyici, buna en iyi örneği beşinci sıradaki “Requiem” için vermek mümkün sanırız. Bu parçanın hemen ardından gelen “September in the Rain” oldukça başarılı düzenlemesiyle dikkat çekiyor. İnsana bir big band için olabilecek en güzel yorum dedirtiyor doğrusu, en sondaki vokal kısımda oldukça hoş! Hemen ardından gelen ünlü “Every Time We Say Goodbye” vokalli bir yorum, Roberta Gambarini’nin sesine eşlik eden dark trompet içinde bulunduğumuz sonbahara doğrusu çok yakışan bir müziğe dönüşüyor. Aynı trompeti albümün ilk parçası “Velera”da da duymanız mümkün. Albümün ikinci sırasında yer alan “Ms. Garvey, Ms. Garvey” enerjik düzenlenmiş bir parça ve hep birazdan sanki Ray Charles söylemeye başlayacakmış gibi hissediyorsunuz. Davulun ritmi özellikle bu parçada çok başarılı, bize öyle geldi! “My Funny Valentine” çok ilginç bir parçadır, bir müzisyen hayata o anda nasıl bakıyorsa emin olun ortaya da öyle bir parça çıkar. Chet Baker her zaman sorunlu ve her zaman melankolik biriydi, bu parçadaki kapalı, bold trompet yorumunu da Baker’ın benzeri yorumlarının yanına koyabilirsiniz ama şu kesin ki mükemmel bir düzenleme olmuş. Bir big band müziği yapıp da içine bu kadar kişisel duygu eklemek inanın hiç kolay bir şey değil. Biz Cazkolik olarak albümün tamamına beş (*****) yıldız veriyoruz ama özellikle bu parçaya artı iki yıldız (***** + **) daha eklemek istiyoruz... Bizde yani ülkemizde nasıl müzikal sevmeyen bir kesim varsa big band sevmeyen de bir kesim var, bunu biliyoruz. Aslına bakarsanız en azından bu albümü çevrenizdeki bu insanlara bir kez dinletebilirseniz mutlaka kanaatlerini değiştireceklerini görürsünüz, buna eminiz ve size garanti veriyoruz. Cazkolik.com / 19 Eylül 2009, Cumartesi Bu bölümde yayınlanmış önceki yazılar
|