"Raconte Moi" albümü ile Stacey Kent...

"Raconte Moi" albümü ile Stacey Kent...

EMI Türkiye’den arkadaşlarımız bize albümün dinleme kopyasını gönderip de CD’yi playera taktığımızda doğal olarak bize en ilginç gelen şey albümünü tamamının İngilizce değil Fransızca olmasıydı. Doğrusu size tuhaf gelecek ama Stacey Kent adına korktuk, ya dedik albüm İngilizce olmadığı için hakettiği ilgiyi göremezse!!! Aklımıza geleni kendisine de sorduk zaten. Muhtemelen Kent böyle bir soruya ya hazırlıklı ya da zaten başkalarına cevaplarını vermiş olduğu için hiç teklemedi. Cevabını içerde okursunuz.
Buradan, her röportajımızda olduğu gibi öncelikle bu uluslararası görüşmelerin gerçekleşmesi için bize yardımcı olan başta EMI Türkiye, Berna Özyurt’a önce teşekkürümüzü gönderelim. Ardından da son sıralardaki röportajlarımızın hemen hepsinde imzası olan sevgili arkadaşımız Cenk Akyol’a da teşekkürümüzü belirtelim. Sevgili Cenk’le röportajı yapma konusunda konuştuğumuz zaman aslında çok da yakından tanımadığı Kent hakkında hemen araştırmaya girişti. Cazkolik olarak sorularımızı mümkün olduğu kadar çizginin dışını ve içine bir arada tutarak sormaya çalışıyoruz. Yani kastımız çok bilinen röportaj sorularının sınırlarını kısmen zorlayan, müzisyenin o an gündeminde olmayan detayları da söyleşinin içine katmaya çalışıyoruz. Bunun çok olumlu yanları oluyor zira konu müzisyen açısından da daha ilgi çekici hale geliyor. İçerde okuyacağınız söyleşide de aynı çizgiyi korumaya çalıştık. Stacey Kent’in edebiyata olan ilgisi çok merakımızı çekmişti, bu bilgiye ait detayları da aşağıda okuyabilirsiniz.

*English text is below.


Stacey Kent; "Müziğimiz çok samimi ve yakın, kişisel bir müzik..."

Cenk Akyol: Merhaba Stacey Kent, ben Cazkolik’ten Cenk Akyol.

Stacey Kent: (Cazkolik’in ismini kastederek) Fantastik, merhaba.

Cenk Akyol: Nasılsınız?

Stacey Kent: Teşekkür ederim, gayet iyiyim.

Cenk Akyol: Sizin hakkınızda internetteki bazı siteler ve farklı belgelerdeki bilgilere baktım. Amerika’da doğmuşsunuz, sanırım New York’da ama uzun bir süre İngiltere’de yaşadınız ve bugünlerde de Fransa’dasınız.

Stacey Kent: Evet, şu anda Fransa’dayım.

Cenk Akyol: ...ve Fransızca bir album çıkarıyorsunuz, "Raconte-Moi".

Stacey Kent: Oui, c’est ça.

Cenk Akyol: Sanırım, “anlat bana” demek...

Stacey Kent: Evet, doğru, ‘Raconte-Moi’, anlat bana demek…

Cenk Akyol: Sizin gibi uluslararası bir sanatçının sadece Fransızca sözler içeren bir album yapması riskli mi?

Stacey Kent: Hayır, öyle düşünmüyorum. İki nedenden dolayı: Bu, yaptığım birçok albümden biri ve eğer herkes böyle bir albüm istemezse… e, zaten, ben de sokaktan geçen her kişiye albüm satmak hevesinde değilim. İçimden geleni yapmam gerek. Neredeyse bütün hayatım boyunca Fransızca konuştum. Büyükbabam gençken uzun süre Fransa’da yaşamış ve çok küçük yaşlarımdayken bana Fransızca konuşmayı öğretti; ayrıca büyük bir şiir tutkunu olduğundan bana şiir üstüne de birçok şey öğretti. Benim bu dile ilgimi başlatan o oldu; ben de daha sonra  bu dile çalışarak devam ettim ve tezimi de Fransızca yazdım: Bu dil her zaman hayatımın çok büyük bir parçası oldu ve bu albümde de harika Fransızca şiirlerin yer aldığını düşünüyorum. Bazıları eski parçalar, bazıları da yeni parçalar. Sizin “riskle ilgili” sorunuzu doğrudan şöyle cevaplayayım: Bir, sanatçı olarak içinizden gelen şeyi yapmanız gerekir; bu sanatçı olarak sorumluluğunuz.

Cenk Akyol: Sizi anlıyorum gerçekten.

Stacey Kent: Evet, varmak istediğim temel önemdeki diğer nokta da şu ki, turne yaptığımız zaman, uzun turneler yapıyoruz ve birçok farklı yere gidiyoruz. Geçen yıl, “Breakfast on the Morning”in bir buçuk yıl süren turnesinde 27 farklı ülkede çaldık ve albümü dinlemiş olan  izleyici Fransızca parçaları çalmamızda ısrar ediyordu. Asya, Amerika, Kıta Avrupa’sı ya da Brazilya olsun, dinleyici Fransızca sözleri de seviyor.

Cenk Akyol: ...ki şanson da çok önemli bir gelenek.

Stacey Kent: Kesinlikle. Yani, fan’larım gerçekten onlara söylediğim bu müziği seviyor görünüyor ve pek de dil temelinde değerlendirme yaptıklarını sanmıyorum; çünkü müziğin atmosferi, dilden bağımsız olarak, aynı.

Cenk Akyol: Cover yapmayı da seviyorsunuz, Gershwin, Astaire, Serge Gainsborough birçok isim… Ayrıca Latin müziklerini söylemeyi de sevdiğinizi biliyorum. Farklı bir şey sorayım: Grubunuzun temeli, davul, kontrbas, piyano ve tabii ki saksafonda da aynı zamanda eşiniz olan Jim Tomlinson. Sadece en özel enstrümanlardan oluşan bir kompozisyon; sanırım yaptığınız müzik için 4 ya da 5 enstrüman yeterli. Ne dersiniz, büyük ve küçük gruplar arasında bir tercihiniz var mı?

Stacey Kent: Bizim çaldığımız müzik, çok samimi ve yakın, çok kişisel bir müzik ve işleri küçük tutmayı seviyorum.  Aslında 6 ögeli bir grubuz. Ben, saksafon, piyano, bas, davul ve gitar. Bizim çaldığımız müziği düşünürsek, evet, haklısınız. Anlatmak istediğimiz hikayeleri anlatmamıza yardım edecek enstrümanlara sahip olduğumuzu düşünüyorum. Ben, bir büyük grup şarkıcısı değilim; o şekilde pek çalışmadım, hatta yıllardır yapmadım. Benim için doğru olan tarz o değil gibi hissediyorum.

Cenk Akyol: Edebiyatla çok ilgilisiniz.

Stacey Kent: Evet.

Cenk Akyol: Bildiğim kadarıyla Christopher Marlowe’un bir şiirini de söylediniz.

Stacey Kent: Evet.

Cenk Akyol: Şiirin adını hatırlamıyorum ama…

Stacey Kent: ‘Come with and be my love’...

Cenk Akyol: Evet, evet. Ayrıca, başka bir ünlü Japon-İngiliz, şövalye ünvanıyla ödüllendirilen şairle beraber çalışmıştınız.

Stacey Kent: Kazuo Ishiguro; evet, İshiguro ile birlikte çalışmıştık.

Cenk Akyol: Özel olarak sizin için şarkı sözleri yazmış sanırım, doğru mu?

Stacey Kent: Evet, yazdı.

Cenk Akyol: Çok iyi.

Stacey Kent: Evet, harika bir deneyim oldu.  Şimdi, bir başka Fransız  şair ve Portekizli bir şairle de beraber çalışıyoruz. Edebiyat temelli bir arka plandan geliyorum, edebiyat benim için çok önemli. Yazarlarla çalışmayı seviyorum.

Cenk Akyol: Sanırım lisansınız da edebiyatla ilgili bir alan üstüneydi, New Jersey’den?

Stacey Kent: Hayır, New York’tan. Bronxville, New York, Sarah Lawrence College’ten karşılaştırmalı edebiyat lisansım var.

Cenk Akyol: Son albümünüzün turunda nerelere gittiniz, Avrupa mı, yoksa Atlantik’in diğer tarafı, ABD, Kanada mı?

Stacey Kent: Son albümün bir buçuk yıl süren turunda 27 farklı ülkeye gitmiştik.

Cenk Akyol: İstanbul ya da Ankara?

Stacey Kent: Evet, İstanbul’da bulunduk. Boğaz’da çaldık, Festival’de çaldık. Birkaç kez geldik; sanırım toplarsam şu ana dek  Türkiye’ye 3 ya da 4 kez gelmişimdir.

Cenk Akyol: Gelecek sefer ne zaman olacak?

Stacey Kent: Şu an kesin olarak bilemiyorum.

Cenk Akyol: Sanırım yaz, bunun için iyi bir zaman olur, ne dersiniz?

Stacey Kent: Evet, doğru. Baharda gelmemi teklif ettiler ama tarihler uyuşmadı, şimdi yeni bir tarih ayarlamaya çalışıyoruz.

Cenk Akyol: Anlıyorum, size tekrar İstanbul’da görmek bizi çok sevindirir.

Stacey Kent: Umarım, yakında gelebilirim, çünkü Türkiye’de olmayı gerçekten seviyoruz.

Cenk Akyol: Sanırım, hepsi bu kadar. Bitirmeden eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Stacey Kent: Sadece şunu diyeyim, öyküler anlatmayı seven biri olarak, sanırım bu albümde [Raconte-moi] elimdekiler şu ana dek sahip olduğum en iyi şiirlerden. Bu albümdeki öykülerin ve orada yaratabildiğimiz evrenin harika olduğunu düşünüyorum.  Bu albümü gerçekten severek yaptım.

Cenk Akyol: Anlıyorum, çok teşekkür ederiz.

Stacey Kent: Ben teşekkür ederim.


 Cenk Akyol: Hello, Mrs. Kent, I am Cenk Akyol from cazkolik.

Stacey Kent: ...fantastic.

Cenk Akyol: How are you,

Stacey Kent: Very well thank you.

Cenk Akyol: Well, I just read about you from internet sties and some kind of documents. You were born in America, New York I guess. But you lived long time in Great Britain and I think you are in France one of these days.

Stacey Kent: Yes, I am in France in riht now.

Cenk Akyol: And also a French album. "Reconte-Moi"

Stacey Kent: Oui, c’est ta.

Cenk Akyol: I think it means "tell me".

Stacey Kent: "Reconte-Moi" means "Tell Me", exactly

Cenk Akyol: Is this risk only making a French language album for you, As a international artist?

Stacey Kent: No, I don’t think so, because two things: one I think, this is one album of many and if not everybody wants it. Then you kow, I am not looking to sell albums to every single person who walks down the streeet. I have to do what really comes to me naturally. And i have benn speaking French for my whole life. My grandfather lived in france for a very long time as a young man and he taught me to speak at a very young age and he taught a lot about poetry because he was a great apssioante man for poetry. and he started my curiosity for the language and i went on to study it and i wrote my thesis in it, and it’s always been a very big part of my life and i think that there’s amazing french poetry on this album. some songs as well as some new songs. one you have to do what comes naturally to you as an artist.

Cenk Akyol: I really understand you.

Stacey Kent: But the point I want to g et  to that i think is realy key is, when we travel , we travel a lot. last year with breakfast in the morning , for a tour that lasted a year and a half. we played in 27 countries, theese peolple had th ealbum and they insisted that I sand the french songs. the audiences love the french material , whether we are in asia, or america or the continent or down in the brazil. people love the frech material as well.

Cenk Akyol: Also chanson is a very great tradition...

Stacey Kent: Exactly, so you know my fans really seems to love this music that I am signing to them and i don’t think  that they are thinkkng in terms of the language so much. because the atmosphere of the music is still the same.

Cenk Akyol: You also like some covers; Gershwin, Fred Astaire, Serge Gainsborough, many things also latin kinds of things, you like to sing, I know. Let me ask you somethng different. Your band behind you: core of the band the drums, upright bass, piano and especially saxophonist Jim Tomlimson and he is your husband also. Very good, but core of a band. Core of instruments, 4 or 5 instruments is enough for you rkind of music , I guess. What is your idea about it, big bands or small.

Stacey Kent: Well, I think that the kind that I play is very very intimate, very personal and i like to keep things a little bit smaller, we are actually a 6 piece. myself, saksafon, piano, bass drums and guitar. for the kind of music we are playing, your are right. I think we have the instrumnets we need to help tell thestories that we want to tell. i am not a big band singer, I don’t really do very much, I havent done it for years, it doesn’t feel right to me.

Cenk Akyol: You are also very in to literature.

Stacey Kent: Yes,

Cenk Akyol: Christopher Marlow, I heard, you sing!

Stacey Kent: Yes,

Cenk Akyol: I don’t remember the name of the poem but...

Stacey Kent: ‘Come with and be my love’

Cenk Akyol: Yes, also very famous english, of Japanese origin. Who was the... noble awarded.

Stacey Kent: Kazuo Ishiguro

Cenk Akyol: He wrote, special lyrics for you. Is it true? Specifically wrote for you?

Stacey Kent: Yes, he did. It was a great experience.

Cenk Akyol: Now, you are working with another French and a Portuegese poets.

Stacey Kent: Yeah, I love working with the writers

Cenk Akyol: Your, the degree was also some kind of art of literature, from New Jersey?

Stacey Kent: No, from NYC. Bronxville, New York. Sarolinx College. I got a degree in comparative literature.

Cenk Akyol: How about your last album, tune, in Europen or other side of Atlantic, US, Canada?

Stacey Kent: The last album, with a tour lasted 3,5 years we went to 27 different countries.

Cenk Akyol: How about İstanbul or Ankara?

Stacey Kent: Yeah, we were in İstanbul, we played at the bosphorus we playede at the festival. Couple of times. I have been in Turkey 3 or 4 times now.

Cenk Akyol: How about next one?

Stacey Kent: I don’t know

Cenk Akyol: I think summer time is very good for it!

Stacey Kent: Yes, that’s right, they asked me to come in the spring but the date didn’t work with my other dates, so we are looking for a new date.

Cenk Akyol: Ok, we will be grateful to see you again in istanbul.

Stacey Kent: I hope so, because we really love being in Turkey.

Cenk Akyol: I think that’s it. Do you want to add something for us?

Stacey Kent: Just to say that... As somebody who loves to tell stories, i think this is some of my favorite poetry that i ver had. i thin the stories on this album are amazing and i think the universe that we were able to create was a wonderful universe. I really loved making this album.

Cenk Akyol: Thank you very much.

Stacey Kent: Thank you.

Cazkolik.com

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Cazkolik.com

  • Instagram
  • Email

YORUMLAR

  • salim zaimoglu
    30 Mart 2010 Salı 09:23

    Stacey Kent çok beğendiğim bir vokal. Çok alçakgönüllü, sevecen , sesi , yorumları mükemmel. Bir sanatçı için başka ne diyebilirim ki. Tüm arkadaşlarıma , dostlarıma albümlerini tavsiye ettim, tanımayanlara taıttım. Ben de amatör bir müzik yazarı olarak kendisi ile tanışmak ve röportaj yapmak isterdim. Cenk Beyi tebrik ediyorum bu röportajı için.Saygılarımla, Salim Zaimoğlu

    Bu Yoruma Cevap Yazın »

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.