Eğitimini Berklee`de yapan İzmir`li caz müzisyeni Yaman Akdoğan yarıyıl tatili için geldiği şehrinde Cazkolik`ten arkadaşlarımızla buluştu...

Eğitimini Berklee`de yapan İzmir`li caz müzisyeni Yaman Akdoğan yarıyıl tatili için geldiği şehrinde Cazkolik`ten arkadaşlarımızla buluştu...

"İzmir’in akşamları İzmir’in,
Nasıl sevilmez böyle akşamlar.
Bir yanar bir söner Karşıyaka’nın ışıkları,
Gün olur insanı deli eder..."
Edip Cansever

Cuma akşamları işyerlerinden ve okullarından sevinçle çıkıp kendilerini sokağa atar İzmirliler... Yanıp sönen ışıklar arasında, müzik sesleri, kahkahalar, tatlı sohbetler yükselir kafelerde, barlarda, restorantlarda. Bu kez, Cuma akşamı seslerinin arasına, küçük yaşlarından itibaren müzikle kendi kendine ilgilenerek başlayan, hayatının her alanını müziğin kapladığı, hali hazırda Berklee School of Music`de eğitimini sürdüren ve yarıyıl tatilini geçirmek için geldiği İzmir`de bize de zaman ayıran Yaman Akdoğan ile yaptığımız müzik ve caz dolu sohbetin sesleri karıştı...

Yaman, 1986 İzmir doğumlu bir müzisyen. Türk Koleji`nde hayatına bas gitarın ve cazın girmesi ile ivme kazanan müzik yaşamı, üniversite yıllarında Rag Bag grubuyla yaptığı müzik çalışmaları, konserler ve festivallerlle devam etti. Ömür Gidel`in müzik hayatına ve caz çalışmalarına katkılarıyla birlikte Siena`da iki yıl üst üste gittiği yaz okulu ile devam eden Yaman Akdoğan, grup arkadaşlarına okula giriş sınavında eşlik ederken seçici kurul tarafından keşfedilerek burs kazanmış ve Berklee School of Music`de eğitim almaya başlamış.

Hasta olmasına rağmen söyleşimiz boyunca merak ettiklerimizi yanıtlayan Yaman Akdoğan, çalışmanın, tutkunun, aile desteğinin ve iyi niyetin insan hayatına katkılarını bizlere sunmuş oldu.

Yaman Akdoğan: "Hard Bop, Bebop, 60`ları, 40’ları çalmaktan keyif

alıyorum. Cazı dinledikçe, çalıştıkça, çaldıkça mutlu oluyorum."

Cazkolik: Merhaba Yaman, İzmirli caz müzisyenleri ile başladığımız söyleşi serimize seninle devam ediyoruz. Yarıyıl tatili için geldiğin İzmir’de bize de zaman ayırdığın için teşekkür ediyor ve kısaca kendinden bahseder misin diyoruz.

Yaman Akdoğan: Öncelikle bu söyleşi için ben teşekkür ederim. Küçük yaşlarda müziğe olan ilgim başladı ve ilkokulu bitirince ailemden istediğim gitarı elime alarak çalmaya başladım. Ortaokul yıllarında rock müziğe olan ilgim sonucunda elektro gitar çalmaya başladım. Okul arkadaşlarım ile oluşturduğumuz grupta müzik çalışmalarımız devam etti. Lise ikinci sınıfta okul orkestrasında bas gitar çalmaya başladım.

Şu an Berklee’de birlikte okuduğum grup arkadaşlarımdan Oğuz Can Özcanlı`nın etkisiyle cazla ilgilenmeye başladım. İlkokul yıllarında 90`lı yılların pop müziği, R&B, hiphop`ın ardından ortaokul yıllarında rock ardından da lise yıllarında caz hayatıma girmiş oldu. Ömür Gidel ile yaptığım çalışmalar caz hakkında bilgi sahibi olmamı ve kendimi caz konusunda geliştirmemi sağladı.

Cazkolik: Türk Koleji’nden RagBag grubuna oradan da Berklee School of Music’e uzanan bir müzik serüveninin içinde elektronik bas başrolü oynuyor. Bu ilgi nereden geliyor?

Yaman Akdoğan: Aslında bas gitar hayatıma tesadüfen girmiş oldu. Lise 2’de okul orkestrası için yapılacak seçmelerde fazla sayıda elektro gitar çalan varken, bas gitar çalan yoktu. Bana da bas gitar önerildiğinde kabul ettim. Böylelikle orkestraya girmiş oldum. Benim için önemli olan arkadaşlarımla olmak ve müzik yapmaktı. Bas gitar hayatıma böyle bir tesadüf ile girmiş oldu.

Cazkoliki: Berklee School of Music`te eğitim alıyorsun. Peki nasıl başladı Berklee serüvenin?

Yaman Akdoğan: Ragbag ile 4 yıl süren çalışmanın ardından grup üyesi arkadaşlarımın okullarının bitmesi ve farklı şehirlere gitmesi nedeniyle grubumuz dağıldı. Dokuz Eylül Üniversitesi Çalışma Ekonomisi bölümündeki eğitimim uzamıştı. Oğuz Özcanlı ve Mehmet Torni ile çalıştık. Nitsa Çukurel’in de katılımıyla Karşıyaka`da sahne aldık. Müziğin hayatım da yoğun olduğu bir dönemdi. Ancak okulumun bitmemiş olması nedeniyle Berklee`ye başvuruda bulunmamıştım. Oğuz ve Tuna Berklee`ye başvurmuşlardı ve Yunanistan`daki seçmelerde onlara eşlik etmek amacıyla ben de seçmelere katıldım. Seçmeler sırasında kurul üyeleri benim de katılmamı istediler ve burs kazandım. Berklee`ye resmi başvurumu yapıp kaydımı dondurdum. Buradaki eğitimimi tamamlayıp bu dönemin başında Berklee`de başladım.

Cazkolik: Berklee School of Music`te eğitimin nasıl geçiyor? Okul hakkında neler söyleyebilirsin? Yabancı bir ülke vatandaşı olmanın zorluklarını yaşıyor musun?

Yaman Akdoğan: Cazla uğraştığım için kültüre aşinaydım. Yabancılık çekmedim ama yine de Ortadoğulu olduğunuzu da hissediyorsunuz. Ancak şunu belirteyim ki kimse kimseyle aksanı nedeniyle dalga geçmiyor. İnsana değer veriliyor ve dürüstlük ile güven üzerinden ilişkiler kuruluyor. Berklee`ye sadece yetenekli olduğu için değil aynı zamanda müziğe ve dünyaya dair bakış açıları nedeniyle de kabul edilen öğrenciler var. Bu da çeşitliliği ve bakış açışlarını genişletmemizi sağlıyor. Berklee’de günler çok yoğun geçiyor. Dersler, work shoplar, projeler, jam sessionlar ile dolu bir hayat söz konusu. Öğrenmeye dayalı bir sistem mevcut. Piyasayla iç içe bir okul olduğu için önemli isimler derslere giriyor, work shoplar düzenleniyor. Bas gitar çalan sayısının az olması nedeniyle sık sık çalışmalara çağrılıyorum. Gün müzik ile başlayıp müzik ile bitiyor.

Cazkolik: Yıllar süren çalışmalarının ardından şu an pek çok müzisyenin hayallerini süsleyen Berklee de eğitim alıyorsun. Peki eğitimini bitirdikten sonra ne yapmayı düşünüyorsun?

Yaman Akdoğan: Aslında Berklee de eğitim almaya başlayana kadar çok da kolay olmayan bir süreç söz konusuydu. Sosyal hayatımdan ödün vermek durumunda kaldım. Okulum uzadı. Uzun yıllar süren disiplinli çalışmalarım oldu. Bu çok da kolay olmadı. Bu süreçte ailemin de desteğinin önemli bir yeri var. Şu anda sıkı bir disiplin içerisinde çalışmaya devam ediyorum. Hard bop, Bebop, 60`ları, 40’ları çalmaktan keyif alıyorum. Cazı dinledikçe, çalıştıkça mutlu oluyorum. Eşlikçi olarak çalmaktan da keyif alıyorum. Yeni ekolde bas gitar, solo enstrüman olarak da çok gelişti. Müzik hayatımda her şekilde olacak. Artık benim için bir ihtiyaç haline geldi. Yurtdışı, şartlar nedeniyle daha ağır basıyor. Berklee`deki eğitimimi tamamladıktan sonra albüm yapmak istiyorum. Caz ağır bassa da kendimi sınırlandırmıyorum. Kaliteli oldukça müzik ile ilgili her türlü projede yer alabilirim.

Yaman’daki müzik aşkının üzerimizdeki etkisiyle memnun bir biçimde sohbetimizi sonlandırdık. Üç gün sonra Sardunya Bar’da Stewart Todd (saksafon) ve Olgun Acar (davul) ile birlikte “Obsession Trio” adıyla verecekleri konserde buluşmak üzere sözleştik. Yaman’ı ve arkadaşlarını dinlerken röportajımız boyunca anlattığı müzik tutkusu ve azminin müziğe nasıl dönüştüğüne şahit olduk. Coşkularını seyirciye yansıtan ve seyircilerle neşeli bir ilişki kuran grup her parçanın sonunda içten alkışlar alarak mütevazı konserlerini sürdürdü.

İlerleyen yıllarda adını dünyaca ünlü isimlerle duyacağımızı düşündüğümüz hemşehrimizi tanımanın verdiği sevinç ve gururla Yaman`a şimdiden başarılar diliyoruz...

Söyleşi:
Beliz Hazan belizhazan@cazkolik.com
Ceren Erdur
cerenerdur@cazkolik.com
Yasemin Seymenoğlu
yaseminseymenoglu@cazkolik.com

Fotoğraflar:
Yasemin Seymenoğlu

Cazkolik.com / 18 Şubat 2011, Cuma

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Cazkolik.com

  • Instagram
  • Email

YORUMLAR

  • Gülşah ERDOĞAN
    21 Şubat 2011 Pazartesi 06:17

    Cazkolik İzmir ekibine yaptıkları çalışmalar için teşekkür ediyor, başarılarının devamını diliyorum. Röportajlarını severek okuyoruz.

    Bu Yoruma Cevap Yazın »
  • Osman Sedir
    21 Nisan 2014 Çarşamba 10:33

    Yaman Akdogan"i Izmir Ege Sanat Merkezinde RagBag ile verdigi konserde dinleme firsatini bulmustum, bebop tarzini elektrik bas gitara uygulayis seklinden etkilenmistim.

    Bu Yoruma Cevap Yazın »
  • Kerim Aydemir
    12 Mart 2017 Pazar 03:15

    Yaman Akdogan"i 2015 senesinde Amerika"nin Boston sehrinde Paul Brown & The Killing Devils grubu ile Copperfields adli venude izleme firsatim oldu. Grubun Boston"daki hayranlari tarafindan cok begenilen bir konserdi. Grubun gitaristi Jake Patterson ve vokalde Paul Brown"un birlikte yaptigi duet 80"lerde izledigimiz bazi Led Zeppelin konserlerini andiran nitelkteydi. Yaman Akdogan"in ""Not The Girl Next Door"" adli parcadaki bas performansi seyircinin tuylerini diken diken etmisti.

    Bu Yoruma Cevap Yazın »

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.