İzmir Tarihi Havagazı Sanat Cafe konserlerinde Ayten Alpman ve Ayhan Öztoplu ile konuştuk.

İzmir Tarihi Havagazı Sanat Cafe konserlerinde Ayten Alpman ve Ayhan Öztoplu ile konuştuk.

İzmir Tarihi Havagazı Fabrikası Sanat Kafe’de başlayan caz konserleri ile ilgili olarak organizasyonda yer alan davulcu Ayhan Öztoplu ile görüştük. Hem İzmir’deki bu caz projesiyle ilgili, hem de Ayhan Bey’in projeleri hakkında keyifli bir söyleşi yaptık.

Küçük yaştan beri caz dinlediğini belirten Ayhan Öztoplu, 18 yaşında İstanbul’da yaşadığı zamanlarda caz çalmaya başlamış. Caz ile ilgili esas çalışmalarının ivme kazanması ise 1993 yılında Almanya Berlin’de geçirdiği yıllarda olmuş. Türkiye’ye döndüğü dönemde pek çok popüler isimle çalışan Öztoplu geçen yılların ardından sadece caz müziği ile ilgilenmeye başlamış. İstanbul bağlantılı işler yapmak istediğini ifade eden Öztoplu İzmir’de yaşamaktan da vazgeçmeyeceğini söylüyor. O da röportajlarımız sırasında tanıştığımız pek çok caz müzisyeni gibi konser vermenin zevkini barlarda program yapmaya yeğliyor. Kendisine, müzik konusunda biraz tutucu olduğunu duyduğumuzu söylüyoruz. “Her tür müziği dinlerim ama doğallıktan yanayım.” diyor. Her müziğin kendi orijinal halinde kalması gerektiğini, bir Türk Halk Müziği eserini caz standartlarında yorumladığınızda onun artık doğallığını kaybetmiş `yapıştırma` bir müzik olduğunu üstüne basarak vurguluyor. Her tarz caz müziğini dinlediğini, bu konuda tutuculuğu olmadığını ifade ediyor ve biz de böylece kulağımıza gelen `müzik konusunda tutucu` oluşuyla ne kast edildiğini de anlamış oluyoruz.

Sanat Kafe’de caz konserleri düzenleme fikri nasıl ortaya çıktığını merak ettik. Konserlerin teklifinin Ekru Organizasyon’dan gelmesiyle başlayan proje, caz piyanisti Burak Bedikyan’ın Öztoplu’ya İstanbul’daki müzisyenlerin organizasyonunda yardımcı olmasıyla şekillenmiş. Ayten Alpman, Burak Bedikyan, Erdal Akyol, Ayşe Gencer, İmer Demirer, Serkan Özyılmaz, Matt Hall, Önder Focan, Melis Sökmen, Sibel Köse, Sarp Maden, Neşet Ruacan projede yer alacak isimler… Tüm konserlerde davulda Ayhan Öztoplu eşlik edecek.

İzmir Tarihi Havagazı Kültür Merkezi’ndeki bu konser projesinin ardından Alaçatı’da bir butik otelde 8 konser teklifi aldıklarını belirten Öztoplu, konserlerin organizasyonunda, Dhozz Organizasyon ile çalışacaklarını, profesyonel girişimlerin bulunduğunu aktardı. Konserlerin Alaçatı’da amfitiyatroda yapılmasının gündemde olduğunu belirtti. Öztoplu, profesyonel ekiplerle ve organizasyonlarla yer almak istediğini bu konuda oldukça titiz davrandığını belirtti.

İstanbul bağlantılı çalışmalara devam etmek istediğini söyleyen Öztoplu yaz aylarında Kaş’ta caz konserlerinin olacağı haberini veriyor. İzmirlilerin vereceği desteğin etkisiyle önümüzdeki kış İzmir’de belki de bir caz kulübün de açılışının söz konusu olabileceğini heyecanla ve umutla aktarıyor. Biz de kendisiyle aynı heyecanı paylaşıyor ve İzmir’deki cazkoliklerin bir caz kulübüne kavuşmasını gönülden diliyoruz.

2011 yılı için projelerinin neler olacağını, Sanat Kafe dışında düzenli sahne alacağı yerler olup olmayacağını soruyoruz. Sadece Avrupalı müzisyenlerin ve piyanist Burak Bedikyan’ın yer alacağı, Almanya’da kayıt edilecek olan albümünün çalışmalarına da yazdan sonra başlayacağını belirtiyor.

Sanat Kafe’de Ekru Organizasyon tarafından düzenlenen bu konser dizisi İzmir için düzenli bir caz etkinliği sağlamış oluyor. Gerçi çeşitli kafelerde ve barlarda haftanın farklı günleri canlı caz performansları oluyordu ama belediyenin desteklediği bir organizasyon yoktu. Öztoplu’ya, bu konserleri caz müziğin İzmir’deki yeri açısından nasıl değerlendirdiğini sorduk. İzmir’de verdiği caz konserlerinin hepsinin dolu geçtiğini ifade eden müzisyen İzmirlilerin caz müziğine gereken desteği esirgememesi halinde şehirde sadece belirli yerlerde, sınırlı günlerde değil daha çok sayıda ve sıklıkla caz dinleme olanaklarının olacağını düşündüğünü bizlerle paylaştı. Türkiye’de caz müzisyenlerinin zor koşullarda müzik yaptığını belirten Öztoplu, rock müzisyenlerindeki protest politik tavrı caz müzisyenlerde göremediğini ifade etti. Ona göre sanatçı sadece müzikle değil başka alanlarla da ilgilenmeli, duyarlılık göstermeliydi. Böyle olmaması durumunda ise `sadece ego konuşur`du. Bu noktada Öztoplu İzmir’de kendisini her gün olumsuz etkileyen bir uygulama değişikliğine değindi. Alsancak’tan Karşıyaka’ya olan vapurun son saati 01:15’ten 20:50’ye çekilmişti. Bu kadar erken bir saatte vapurun bitmesinden çok rahatsızlık duyduğunu, bir müzisyen ve vatandaş olarak bu duruma tepki gösterdiğini belirtmiş, gereken tepkinin İzmirliler tarafından verilmemesinin ise kendisini çok şaşırttığını üzülerek eklemiştir. İzmir Karşıyaka’da oturan kişiler olarak bizler de Ayhan Bey’in sözlerine katılmadan edemedik. Kendisiyle aynı üzüntüyü ve şaşkınlığı paylaştığımızı ifade ettik.

İzmir’de gerçekleşecek olan caz konserleri için oldukça heyecanlı olduğu görülen Ayhan Öztoplu İzmirli caz severlere güzel haberler verdi. Müzik hayatında ne yapmak istediğini bilen, hayatında caz müziğini odak noktası haline getirmiş ve son derece profesyonel bir şekilde titizlikle çalışan bir müzisyenle tanışmanın verdiği mutluluk ile söyleşimizi noktaladık.

Ayten Alpman; "Cazla ellili yıllarda Arif Mardin sayesinde tanıştım..."

Söyleşimizin ardından 55. sanat yılını İzmirlilerle kutlayan ve projenin açılış konserini de gerçekleştirecek olan Aytan ALPMAN ile yapacağımız söyleşiye doğru yola çıktık.

Konser öncesinde çok kısa bir süre görüşme imkanı bulabildiğimiz Ayten Alpman, İzmir’i ne kadar sevdiğinden, geçmiş yıllarda Efes Oteli’nde her hafta sonu program yaptığından, İzmir’li çok dostu olduğundan bahsetti bize ve burada olmaktan dolayı ne kadar mutlu olduğunu ekledi.

Türk caz ve popun ilk divalarından Alpman 1950’li yıllarda Türkiye’de cazdan başka müzik olmadığını ve cazla da Arif Mardin’in sayesinde tanıştığını anlattı, söylemeyi istediği bir şarkının sözlerini bulmanın aylar aldığı o yıllarda müzik yapmanın çok zor olduğunu belirtti. İsveç’e gittiği yıllarda ise caz müziği hakkında çok fazla şey öğren imkanı bulduğunu caza olan ilgisinin o yıllarda daha da arttığını, böylece Türkiye’ye döndüğünde Türkçe sözlü müzik yapsa da çok sık albüm çıkartmadığını söyledi. Caz müziğini hayatının odak noktasına koyduğunu söyleyen sanatçı 2007 yılında çıkardığı albümün ardından başka bir albüm çalışması daha yapmayı düşünmediğini ama kaliteli ve yardım amaçlı konserlerde yer almak istediğini bize özellikle belirtti.

Konser öncesi, hem İzmirlilerle buluşacağı hem de Sanat Cafe`deki caz günlerinin açılış konserini vereceği için oldukça heyecanlı olduğunu söyleyen Alpman, tarihi mekanı konserler için çok beğenmiş ayrıca sahneye çıkacak diğer tüm sanatçıların da buradan çok memnun olacağını özellikle belirtti. Caz Günleri`nin ilk konserinde sahne almanın kendisini ayrıca mutlu ettiğini ve İzmir`li sevenleriyle yeniden bir araya gelmenin kendisini çok mutlu ettiğini söyledi.

Yılların ilerlemesine rağmen dinç ve hayat dolu olan Alpman, bir buçuk saat süren başarılı performansı sırasında söylediği caz şarkılarının yanı sıra herkesçe çok sevilen “Ben Böyleyim”, “Tek Başına” ve “Ben Varım” gibi şarkılarıyla oradaki herkesi kendi anılarına doğru bir yolculuğa çıkardı.

Son olarak da konser sırasında Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun eşi Dr. Türkegül Kocaoğlu tarafından sanatçıya 55. sanat yılı dolayısıyla bir kutlama plaketi sunduğunu, sanatçının bu anı İzmir’de yaşamaktan dolayı mutluluğuna dinleyiciler de alkışlarıyla eşlik ettiğini belirtmiş olalım.

Söyleşi: Ceren Erdur, Yasemin Seymenoğlu Fotoğraflar: Yasemin Seymenoğlu

Cazkolik.com / 02 Mart 2011, Çarşamba

 

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Cazkolik.com

  • Instagram
  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.