Aşk şarkılarının İspanyol efsanesi Julio Iglesias yeni albümü hakkında sadece Cenk Erdem`le konuştu.

Aşk şarkılarının İspanyol efsanesi Julio Iglesias yeni albümü hakkında sadece Cenk Erdem`le konuştu.

Dinlediğimiz müzik artık bir efsane haline gelmiş Natalie isimli şarkının Iglesias`ın yeni albümünde yeniden düzenlenmiş hali.


Aşk şarkılarının İspanyol efsanesi Julio Iglesias

Aşk şarkılarının yaşayan efsanesi Julio Iglesias 300 milyondan fazla albüm satışıyla, dünyanın en çok satan İspanyol şarkıcısı olarak, 44 yıllık kariyerinin en güzel 38 şarkısıyla romantik bir sürpriz yapıyor. Sadece en iyi şarkılarını bir araya getirmekle kalmayıp stüdyoda farklı düzenlemelerle yeniden okuduğu albümü “1” ile İspanya’da ve Brezilya’da yayınlanır yayınlanmaz platin plak satışlarını geride bırakan ünlü yıldızın albümü Sony Music etiketiyle ülkemizde piyasaya çıkar çıkmaz, ilk röportajını Miami’den sımsıcak bir telefon görüşmesiyle gerçekleştirmiş olduk. Julio Iglesias ile kariyeri, albümü “1”, ailesi, oğlu Enrique Iglesias ve çok sevdiği Türkiye hakkında konuştuk.

Cenk Erdem
http://twitter.com/#!/thecenkerdem

 


Julio Iglesias: "1971 yılından beri Türkiye`ye gidip

geliyorum, sayısız konser verdim ve orada

muhteşem dostlarım var..."

Cenk Erdem: 300 milyondan fazla albüm satışıyla tüm zamanların en çok satan İspanyol şarkıcısı sizsiniz; geriye dönüp baktığınızda sizce uluslararası şöhretinizin ilk büyük adımı ne olmuştu?

Julio Iglesias: Herhangi tek bir şarkıyla uluslararası büyük bir çıkış yapıp şöhret olmuş değilim; kariyerim bir tek büyük adım ya da büyük bir fırsatla değil, küçük adımlarla yavaş yavaş uluslararası bir kariyere dönüştü. İspanya’da şarkı söylemeye başladım, sonrasında Latin Amerika’ya gittim; 71- 72 yıllarında Çin’de yaşadım, neredeyse tüm dünyayı dolaştım ve farklı dönemlerde farklı projelerle güzel adımlar atmış oldum.

Cenk Erdem: Frank Sinatra, Willie Nelson, Dalida, Placido Domingo, Sting, Diana Ross gibi birçok müzik efsanesiyle unutulmaz düetleriniz var, peki siz kariyerinizdeki hangi düeti bir rüya gibi tanımlardınız?

Julio Iglesias: Frank Sinatra, Sting, Diana Ross, Placido Domingo gibi isimlerle şarkı söylerken gerçek sesler hissetmiş oluyorsunuz. Bugünün şarkılarında vokaller üzerinde çok oynanıyor ve daha çok şarkıların tarzları, düzenlemeleri ve şov öne çıkıyor. Artık şarkının prodüktörü şarkıcıdan daha önemli. Beraber kayıtlar yaptığımız ve şarkılar söylediğimiz isimlerin hepsi rüya gibi çok özel seslerdi ve hepsinden öğrendiklerim oldu.

Cenk Erdem: 70’ler ve 80’ler boyunca romantik aşk şarkılarının prensi gibiydiniz, hiç müzik endüstrisinde romantizmin günden güne azaldığını hissettiğiniz oluyor mu?

Julio Iglesias: Dürüst olmam gerekirse günümüz müziklerini oğlumun şarkıları dışında pek dinlemiyorum. Müzik zamanla değişiyor, beğeniler değişiyor; ben eski şarkılar dinliyorum. Bugünün pop şarkıları yerine Nat King Cole ve Stevie Wonder’ın eski şarkılarını dinlemeyi tercih ederim, yenilerden de oğlum olduğu için sadece Enrique Iglesias şarkılarını biliyorum.

Cenk Erdem: En iyi şarkılarınızı bir araya getirdiğiniz “1” albümü için tekrar stüdyoya girip şarkılarınızı farklı düzenlemelerle yeniden kaydettiniz ve en ünlü şarkılarınızı farklı bir biçimde sunma fikri kime ait?

Julio Iglesias: Şarkıların havasını romantizmini koruduğumuzu söyleyebilirim ama enstrümanların düzenlemelerini değiştirdik, farklı yaylı aranjmanları yaptık. Bazı şarkıları kaydettiğim dönemin müzikleri ve şimdiki teknoloji çok farklı, eski şarkılarımı bugünün sound’una yakınlaştırdık ama şimdiki imkanlardan yararlanarak kayıt yaptığımız halde orijinal hallerine de oldukça sadık kaldığımızı söyleyebilirim.

Cenk Erdem: “1” albümünüz size Amerika müzik marketinin kapılarını açan ünlü “To all the girls i’ve loved before” şarkınız da dahil olmak üzere kariyerinizin 38 meşhur şarkısını bir araya getirmiş oluyor; peki sahnede canlı söylerken size en romantik gelen şarkınız hangisi?

Julio Iglesias: Her defasında aynı şarkının en romantik şarkım olduğunu söyleyemem. Her gün farklı motivasyonlarınız oluyor, her günün ruh hali aynı değil, bu yüzden farklı zamanlarda farklı şarkılarla motive olabiliyorsunuz. Gittiğiniz ülkedeki seyircinin reaksiyonuyla, atmosferle şarkılarla yaşadığınız duygular da değişiyor ama İspanyolca şarkılarım dinleyiciyi daha hızlıca romantik hale getiriyor.

Cenk Erdem: 1996 senesinde albümünüz “Tango” oğlunuz Enrique Iglesias’ın albümü “Vivir” ile Grammy ödüllerinde “En İyi Latin Pop” dalında yarışmıştı, bir baba olarak oğlunuzun son derece başarılı pop kariyeri size neler hissettiriyor?

Julio Iglesias: Rekabet ediyor sayılmayız çünkü Enrique ile tarzlarımız çok farklı ve bence bu çok iyi. Diğer oğlum Julio Iglesias Jr’ın tarzını da çok beğeniyorum. Özellikle Enrique listelerde şampiyon olduğu zaman büyük gurur duyuyorum. Bayılıyorum.

Cenk Erdem: En küçük çocuğunuz Guillermo 2007 yılında dünyaya geldi, peki bu yaşta yeniden küçük bir çocuğun babası olmak nasıl bir duygu?

Julio Iglesias: Hayat bana bir güzel fırsat daha vermiş oldu. Üç farklı nesle şarkılar söyledim, hala şarkı söylüyorum ve ayrıca bir baba olarak çocuklarımın büyüdüğünü izlemek benim için büyük bir hediye. Güzel bir ailem ve çocuklarım var ve hala şarkı söylemek bana büyük bir enerji veriyor. Paraya hiç ihtiyacım yok ama sırf sahnede şarkı söylemenin hazzını daha çok yaşamak için bol bol konser vermek istiyorum.

Cenk Erdem: Peki Türkiye’ye de yeniden gelecek misiniz?

Julio Iglesias: Türkiye’ye ilk kez 1971 yılında gelmiştim. Şimdiye kadar en az 25 kez geldim ve Türkiye’den dostlarım da var. Antalya, İzmir, Ankara, İstanbul gibi bir çok şehrinizi çok iyi biliyorum ve birçok kez sahneye de çıktım. Özellikle İstanbul’da kendimi hiç yabancı gibi hissetmiyorum ve yeniden dinleyiciyle göz göze gelerek şarkılar söylemeyi çok isterim.

Cenk Erdem
http://twitter.com/#!/thecenkerdem

 

Cazkolik.com / 21 Mayıs 2012, Pazartesi

 

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Cazkolik.com

  • Instagram
  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.