Müziğinde sokakları, hüznü ve neşeyi bir araya getiren Portekiz`in dünyaca ünlü fado divası Cristina Branco ile 24 Ekim Cemal Reşit Rey konseri öncesi sevgili Cenk konuştu.

Müziğinde sokakları, hüznü ve neşeyi bir araya getiren Portekiz`in dünyaca ünlü fado divası Cristina Branco ile 24 Ekim Cemal Reşit Rey konseri öncesi sevgili Cenk konuştu.

Cristina Branco`nun yeni albümü "Alegria"yı satın almak için lütfen bu satıra tıklayın.


Dinlediğiniz müzik sanatçının yeni albümü Alegria`dan seçtiğimiz "Alice No Pais Dos Matraquilhos" isimli şarkısıdır.


Müziğinde sokakları, hüznü ve neşeyi buluşturan kadın; Cristina Branco

Portekiz’in geleneksel fado mirasını birbirinden ilginç fikirlerle derinlikli hikayeler ve yenilikler katarak yeniden yorumlayan ve bir dünya müziği yıldızı olarak sırf son iki yılda yüzlerce konserle neredeyse tüm dünyayı dolaşan Cristina Branco, 24 Ekim’de İstanbul’da, Cemal Reşit Rey’de konser veriyor olacak.

Şarkı sözlerinde dünyaca ünlü şairlerin sözlerinden de yararlanan ve yepyeni albümü “Alegria” için yepyeni şarkılarla yarattığı 12 karakterle sokakları, şehri, günlük hayatın güzelliklerini ve sertliklerini beraber anlatıyor. Yepyeni stüdyo albümü “Alegria” ile kimi şarkılarla neşelendirirken, kimi şarkılarda gerçeklerle yüzleştirmek isteyen Branco, İstanbul’u zengin tarihi ve farklı kültürleri bir araya getiren dokusuyla çok sevdiği söylüyor.

Cenk Erdem
http://twitter.com/shinyyylove

 

 


Cristina Branco: "Beni en başında bu müziğe

çeken fado değil Amalia Rodrigues`in şarkı

söylemesiydi..."

Cenk Erdem: Yepyeni albümünüz “Alegria” (Neşe) şarkılarla birlikte farklı karakterler de sunuyor, peki siz bize albümünüzü nasıl tarif edersiniz?

Cristina Branco: Alegria ile tamamen şarkıların sözlerinden ve hikayelerinden yola çıkarak yepyeni şarkılar yazılmış oldu. Albümde birlikte çalıştığımız şarkı yazarları hikayeler ve sözlerden müthiş keyif aldılar ve müzikler konusunda da yaratıcılıklarının tadını çıkardılar…Alegria sokaktaki insanları anlatırken, hayatın neşeli taraflarını kutluyor, ancak bir o kadar da sertliklerle yüzleştiriyor.

Cenk Erdem: Günlük hayatın içinden adsız karakterler yaratırken, iyi bir gözlemci olduğunuzu da söyleyebilir miyiz?

Ciristina Branco: Çeşitlilikleri farklılıkları gözlemlemeyi çok seviyorum. Gittiğim ülkelerde konserlerde bazen dinleyicilerin gözlerine bakıyorum ve aslında bambaşka ülkelerden bambaşka insanların ne kadar çok benzeyebildiklerini de görüyorum. Benzerliklerimize rağmen, farklılıkları dışlayan bir dünyada yaşıyoruz ve dünyadaki katılığa, anlayışsızlığa inanmakta güçlük çekiyorum.

Cenk Erdem: Her ne kadar geleneksel fado müzikleri arasında arada neşeli şarkılara rastlasak da, fado’nun melankolisi ve hüznü size de sıçramıyor mu?

Cristina Branco: Fado’nun şiirselliği beni etkiliyor ve melankoli ve neşe aynı bozuk paranın iki yüzü gibi, hayat öyle sürprizlerle dolu ki en karanlık zamanlardan çok ışıklı anlara geçebiliyorsunuz. Fado sadece acıdan ibaret değil. Fado hayatı anlatıyor ve ben de hayatın neşesini de melankolisini de seviyorum.

Cenk Erdem: Peki şarkı sözlerinde neden özellikle şiirleri kullanıyorsunuz?

Cristina Branco: Bir yandan fado melodilerine şiir çok yakışıyor, bir yandan da doğru söylemek gerekirse Portekiz’de okuma alışkanlığını çok parlak olduğunu söyleyemem. Mesela Shakespeare’I biliyorlar ama okumuyorlar ve şarkılar sayesinde şiirlerin daha çok kişiye ulaşabileceğini düşünüyorum ve özellikle şiirler seçiyorum.

Cenk Erdem: Bir yandan da fado söylerken hala ilk albümlerinizdeki gibi caz tavrınızı koruyorsunuz, günlük hayatınızda da bol bol caz dinliyor musunuz?

Cristina Branco: Dürüst davranacak olursam, fadolardan çok caz ve blues dinleyerek büyüdüm. Hala en çok cazdaki doğaçlama hoşuma gidiyor. Caz şarkıcılarının şarkı söyleyişlerine ve tavırlarına bayılıyorum. Şarkı söylerken özellikle sahnede cazdan hala yararlanıyorum.

Cenk Erdem: Büyükbabanızın 18. yaşgününüzde hediye ettiği Amalia Rodrigues plağıyla fadoya tutulduğunuzu biliyorum, Rodrigues’in de şarkı söyleyişinden çok etkilendiniz mi?

Cristina Branco: Beni en başında çeken fado değil Amalia Rodrigues ve onun şarkı söyleyişiydi, bir şarkıcı olarak en büyük ilhamı Amalia Rodrigues’den alıyorum. Hiç aklımda şarkıcı olmak yokken bile Amalia Rodrigues gibi şarkı söyleyebilmeyi hediye olarak aldığım o plaktan beri hep istedim.

Cenk Erdem: İstanbul’u ne kadar çok sevdiğinizi biliyorum, yepyeni şarkılarınızla 24 Ekim’de yeniden İstanbul’dasınız, azıcık gezebilecek misiniz?

Cristina Branco: Galata ve Pera’nın olağanüstü bir çevresi var. İstanbul’da provalardan önce mutlaka o sokaklarda dolaşmak istiyorum. Bana İstanbul çok gizemli geliyor, sanki sokaklarında sakladığı hikayeler var gibi... Farklı kültürleri biraraya getirip, birbirine dönüştüren mistik bir enerjisi ve büyüleyici bir tarihi var. Sokaklarınızı gezip, sahneye Portekiz’in sokaklarını getiriyor olacağım.

Cenk Erdem
http://twitter.com/shinyyylove

Cazkolik.com / 22 Ekim 2013, Salı

 

 

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Cazkolik.com

  • Instagram
  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.