> Cenk Akyol: "Adeta tek bir kalbe sahip olan bu organizma konser boyunca bir bukalemun gibi türden türe, şekilden şekile giriyor. Vokal - geri vokal paylaşımı parçadan parçaya değil, her an değişiyor ve bu inanılmaz senkronizasyon izleyiciye bir an bile hesaplı kitaplı, tasarlanmış, önceden yazılmış gibi gelmiyor.

> Cenk Akyol: "Adeta tek bir kalbe sahip olan bu organizma konser boyunca bir bukalemun gibi türden türe, şekilden şekile giriyor. Vokal - geri vokal paylaşımı parçadan parçaya değil, her an değişiyor ve bu inanılmaz senkronizasyon izleyiciye bir an bile hesaplı kitaplı, tasarlanmış, önceden yazılmış gibi gelmiyor.

12 dev adam Cemal Reşit Rey konser salonunda sahne alalı 10 dakika olmuş, 1,5 saatlik köprü trafiğini atlatıp salona giriyoruz. Salon dolu, sahnede pırıl pırıl, şıkır şıkır kıyafetleri ile uzaydan, galaksiden bahseden Satürn’lü bir bando!

Satürn’den gelip dünyamıza bir hoş sada bırakan Sun Ra, (doğduğunda Herman Poole Blount, kimlik kartında Le Sony’r Ra) öte dünyalara göç edeli 17 sene olmuş. Ölmeden bir kaç yıl önce İstiklal caddesinde Arkestra’sı ile bando geçidi yapan Sun Ra bu tarihi günü ölümsüzleştiren bir fotoğraf sayesinde halen Babylon’dan gelen geçeni selamlıyor. Ellilerin ortasından beri devam eden gezegenler arası bir gelenek Arkestra. Bildiğim kadar İstanbula üçüncü kez “iniyorlar”. Sun Ra dünyadan uzaklaştıktan sonra ilk önce saksofoncu John Gilmore bu uzay mekiğini kontrolüne alıyor ve kısa süre sonra o da aramızdan ayrılınca Marshall Allen bu uzay ekibinin kaptanı oluyor. Grup davul, 2 vurmalı, kontrbas yanında neredeyse bütün üflemelileri çalabilen bir ekipten oluşuyor.  Trombonlar, trompetler, kornolar, flütler neredeyse takas edilerek çalınıyor. Ben salona girdiğimde uzay yolculuğundan bahseden soul bir baladı çalmakta olan ve neredeyse tek bir kalbi olan bu organizma konser boyunca bir bukalemun gibi türden türe, şekilden şekile giriyor. Vokal-geri vokal paylaşımı parçadan parçaya değil, neredeyse her an değişiyor ve bu inanılmaz senkronizasyon izleyiciye bir an bile hesaplı kitaplı, tasarlanmış, önceden yazılmış gibi gelmiyor. Bu benim şimdiye kadar görmediğim bir profesyonellik, gerçekten hayranlık verici bir uyumları var. Siyah derilerinden mi kaynaklanıyor  yoksa Satürnlü olmalarının verdiği bir tabiat mı bilemiyorum. Bu kadar curcuna ve şehvetin içinde o kadar temiz sesler duyuluyor ki, çalarken elleri kolları durmayan, danseden zıplayan onlar olmasına rağmen esas çalanlar perde arkasında, başka bir big band sanki.

Neredeyse her bir parçada ayrı bir tarzı yorumlayan grup şimdi New Orleans Marching Big Band oluverdi, konser salonu da sanki Mardi Gras şenliği yapılan bir kilise. Gözlerim Dr. John’u aradı bu parçada.

Bu arada Sun Ra, kariyerinde bir çok akımdan pek çok müzisyen ile birlikte çalmış bir müzisyen (örneğin 1966 tarihli Batman temalarının yorumlandığı plakta Al Kooper’ın meşhur Blues Project’i ile, hatta ve hatta Detroit denince akla gelen ilk şeylerden biri olan rock grubu MC5 ile!!)

Eğer bir kaç gün önceki Count Basie Orkestrası otuzları-kırkları Lütfü Kırdar’a getirdiyse, uzaylı müzisyenler de altmışları Cemal Reşit Rey’e getirdi. New Orleans’tan sonra, altmışların başında altın yıllarını yaşayan ’cocktail’ tarzı caz baladının kısa bir örneği (zamanın easy listening’i), ve akabinde Dean Martin tarzı bir crooner vokal caz numarası... Adamlar önlerine ne konsa çalacak bir canavar bando... Sınırsız müzisyenler organizasyonu...

Grupta alto saksofon, konga çalan ve söyleyen Knoel Scott biraz önce ayrıldığı sahneye taklalar atarak tekrar dahil oluyor. Takımın lideri ve vitamini 86 yaşındaki Marshall Allen’ı hayretle izleyen bir çok seyircinin ’kaç yaşında bu adam?’ ,’Bu yaşta bu hareketleri nasıl yapabiliyor?’ diye yanındakine bir de bu ihtiyar delikanlıyı sorduğunu duyuyorum ve içimden ’uzaylı o uzaylı’ diye cevap veriyorum.

Sun Ra’nın esas enstrümanı her türlü klavye ve özellikle elektronik klavyelerdi. Onun yokluğunda bu tür efektlerini Marshall Allen benim melodika diye bildiğim herhalde onun bir kaç nesil sonrası olan elektronik bir aletle hallediyor**. Ama bence grupta klavyenin yokluğunu seçtiği tonlarla ve elektrik piyano tarzı, boogie-woogie usulü akor tutması ile gitarist Dave Hotep gideriyor. Grupta davul, bas ve vurmalılara çok önemli bir ritm desteği veren ve bunu nefeslilerle bir köprü halinde müziğe taşıyan Antik mısır kökenli :) Hotep!! (firavun tarzı bir başlığı ile) yaşı itibarıyla da grubun kemertaşı, genç nesil ve ölümsüz delikanlılar arasında bir köprü.  Antik Mısır demişken, Arkestra’da 1960’ların ortasında çalan ve Sun Ra tarafından Pharoah ismi verilen Pharoah Sanders’ın işlerine benzeyen bir Afrika ilahisi de vardı konserin içinde.

Konserin ortalarından sonra beklenen davetiyeli dökümü başladı, çoluk çocuk, karı koca eğilerek sanki biraz da utanarak salonu terkettiler. Fazla yükler atılınca konserin temposu daha bir arttı. Wah-wah gitarın eşliğinde tam bana göre bir caz-rock groove ile on dakika sürecek transandal spiritüel bir ayin başladı. Santana’nın uyuşturucu dopingli caz-rock döneminine (1972- 1974) şahit olmuş kadar mutlu oldum.

Bu yetmişler güzellemesinden sonra trompetçi Michael Ray Count Basie Orkestrası ile Arkestra’yı kavuşturan anonsu yaptı "Actually Sun Ra was also Duke !!"* ve Ellington’ın aranjelerine uygun bir parça ile ağır, oturaklı, (papyonlu, ceketli icra edilen türden) bir big band haline de bürünüverdiler.

Yılanın kabuk değiştirmesi gibi grup tüm renklerini seyirciye göstermeye devam ediyor. Şimdi de Eric Burdon’un bir zamanlar hasbıhal ettiği War oldular. Bir önceki Graham Haynes konser yazımda da belirtiğim gibi dinleyicinin kulağı daha önceki referanslarından bir şeyler buluyordur tabii ki. Ben Zappa’yı da buldum onlarda Count Basie’yi de...

Kaçırılmayacak bilmem kaç şey listesi hazırlarsam Sun Ra Arkestra konseri kesin yeralacak bu kişisel listede. Konsere gittiğinizde Satürnlüleri de görmüş olacaksınız.

Cenk Akyol

*    Aslında Sun Ra da “Duke”tü diyerek Duke Ellington’a gönderme yapıyor.

**  EWI (Electronic Wind Instrument)

Cazkolik.com / 04 Ekim 2010, Pazartesi

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Cenk Akyol

  • Instagram
  • Email

YORUMLAR

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.