Whiplash filmi hakkındaki tartışmaya davulcu Peter Erskine son noktayı koyuyor

Whiplash filmi hakkındaki tartışmaya davulcu Peter Erskine son noktayı koyuyor

Whiplash filmi ve filme ait karakterler dünyada ve bizde o kadar konuşuldu ki açıkcası söylenmemiş ne kalmıştır bilmiyorduk ta ki Los Angeles`ta yayın yapan internet portalı KCET`in ünlü caz davulcusu Peter Erskine ile film ve tiplemesi filmin dahi önüne geçen ünlü karakteri JK Simmons hakkında yaptığı söyleşiye kadar. Site editörleri, haklı olarak, her kafadan bir ses çıkıyor ama gelin bu işi bir bilene soralım demişler ve üç yaşından beri davul çalan [bu demek ki nerdeyse 60 küsur yıl ediyor] davul çalmaya ilk Stan Kenton gibi büyük bir ismin orkestrasında başlayan, ardından dünyanın en önemli caz topluluklarından Weather Report`un davulcusu olan, profesyonel kariyeri boyunca 600`den fazla kayda katılan, Kate Bush`tan Barbra Streisand`a kadar sayısız ismin arkasında çalan ve son yıllarda Thornton Müzik Okulu`nda davul bölümü hocalığı yanında gençlerin orkestrasını da yöneten Peter Erskine`e `söyle hocam ne diyorsun bu film ve JK Simmons hakkında` demişler.

 

Peter Erskine filmin yayınlanan DVD`sine bonus olarak eklenen kimi ek materyaller olmasına rağmen filmin kendisi açısından istenildiği gibi olmadığı kanaatinde. Söyleşiyi yapan Sean O`Connell söze `sen hiç bu karakter gibi bir eğitimciyle karşılaştın mı, çalıştın mı` sorusuyla başlıyor. Altmış küsur yıldır ve üstelik üç yaşından beri bu işin içinde olan biri bu soruya doğru cevabı vermeyecek de kim verecek?

 

Büyük davulcu soruya evet ya da hayır diye cevap vermek yerine cevabını doyurucu detaylarla anlatıyor. Hayatı boyunca çok sayıda orkestra şefi ve grup lideriyle çalıştığını, içlerinde gerçekten çok sert olanlar olduğunu, özellikle eleştirel yanlarının çok güçlü olduğunu ama bu insanların tüm bu özelliklerinin yanında eleştiri ve övgüyü eşit tuttuklarını söylüyor. Söylediği ikinci şey daha dikkat çekici, bir eğitici ve orkestra şefi olarak pisliğin teki olmak eninde sonunda müzik eğitimini çürütür diyor ve grubun bu tavırlara sahip bir eğitimciye iyi karşılık vermeyeceğini ekliyor. Dikkat çektiği bir diğer husus ise grubun kuran yetkili kişilerin ve diğer eğitimcilerin de böyle yöntemlere karşı sessiz kalmayacağının altını çizmesi, hem böyle kişilerin aralarından aforoz edileceği yanında böylesi grupların girdikleri rekabetçi müzik festivallerinde kazanmalarının çok zor olduğu idi.

 

Sean O`Connell`ın ikinci sorusuysa konuya vakıf olmayan sıradan insanların filmi izledikten sonra caz eğitimi konusunda ne düşüneceği olmuş.

 

Erskine`nin bu soruya yorumuysa filmi izleyen kişilerin büyük bir orkestranın parçası olmanın, birlikte performanslara imza atmanın ve müzik yapma zevkinin ne olduğunu izleyemeyecek olmalarından dolayı hayal kırıklığına uğradığını belirtmek olmuş. Lafının sonuna da içtenlikle ekliyor, müzisyenler müzik yaparlar çünkü müziği severler.

 

Peter Erskine söyleşisinde bir de caz dünyası için çok önemli olan bir konuya dikkat çekiyor. JK Simmons`ın zil fırlatma sahnesinin Charlie Parker`ın başına gelenle karşılaştırılmasına. Filmdeki bu sahnenin Parker`ın yaşadığıyla bir ilgisinin olmadığını, olayın tümüyle yanlış yansıtıldığının altını çiziyor. Olayın gerçeğinde Jo Jones`un zili Parker`ın ayaklarının dibine atması konusu için ise cazda kimi ustalar zor insanlar olabilir ama bu şekilde anlatılması olayın özü bakımından doğru değil diyor. (Cazkolik notu: Bu konuda çekilmiş en doğru sahne Clint Eastwood`un Charlie Parker`ın hayatını anlattığı Oscar ödüllü filmi "Bird"de aynısıyle vaki canlandırılmış, meraklısı mutlaka bu filmi izlemeli)

 

Peki ya filmde genç davulcuyu oynayan Teller`ın davul performansı nasıl?

 

Bu bir film ve aktör de işini gayet iyi yapıyor. Erskine aslında daha ziyade sahneler için ön kayıt yapan davulcu ya da davulcuların işlerini çok çok iyi yaptıklarının altını çiziyor, tabii Teller da çok iyi oynuyor. Erskine bir de filmde kullanılan, daha doğrusu Teller`a ait olan davul tekniğinin Buddy Rich`i anımsatan çok eski bir teknik olduğunu ama bunun bugün olarak sunulduğunu belirtiyor. Bu da dikkat çeken bir diğer nokta. Özellikle `kazanan` davul solosunun geçmişte kalmış teknik olduğunun altını çiziyor. Ayrıca, zillerin ve davulların yerleşim açıları konusunda da teknik eleştirileri var ama bunlar belki daha tâli konular demek doğru olacak, belki film çekim tekniği bakımından öyle yerleştirilmiş olabilirler, kimbilir.

 

Cazkolik.com / 28 Şubat 2015, Cumartesi

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Cazkolik.com

  • Instagram
  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.