Türkiye`de caza kırk yıldır emek verenler sahnedeydi

Türkiye`de caza kırk yıldır emek verenler sahnedeydi

19 Ekim 2019, Cumartesi


19 Ekim gecesinin merakla beklenen konseri Babylon’da Mehmet Uluğ Gecesi oldu. Akbank Caz Festivalin kurucularından Mehmet Uluğ’un erken yaşta vefatından itibaren her yıl festival kapsamında gerçekleşen özel gece bu sene tamamıyla Türkiye caz sahnesine ayrılmıştı desek yeridir. Benim açımdan gecenin en önemli detayı nerdeyse tamamı seksenli yıllardan -hatta daha önce- itibaren caz çalan kuşağın önde gelen isimlerinin sahnede yerini almasıydı. Çıkan ilk grup trompetçi İmer Demirer’in başını çektiği üçlü oldu. Davulda Can Kozlu, kontrbasta Volkan Topaloğlu (başta ilan edilen Kağan Yıldız’dı) ile Demirer gecenin en heyecan verici anlarına imza attı. Özellikle Demirer’in trompeti o gece Babylon’da olanları büyüledi dersek inanın az kalır. Müthişti. Demirer çaldığı müziğe kendini veren bir trompetçidir ama o gece sanki bir başkaydı, ben buna Mehmet Uluğ etkisi diyorum. Zaten, ikinci parçada sahneye piyanist Serkan Özyılmaz’ı davet ederken elinde havaya kaldırdığı posterle Mehmet Uluğ’u da davet edip bütün gece sahnenin önünde tutması oldukça anlamlıydı.


Gecenin devamında R.D.K. Trio olarak piyanoda Ali Perret, saksofonda Meriç Demirkol, davulda Şenol küçükyıldırım’ı dinledik. Bu üçlüyü geçen sene Karaköy Salt’ın salonunda dinlemiştim ama ses o salonda öyle yankılanıyorduki açıkçası pek birşey anlamamıştım, Babylon gecesi daha iyi geldi. Ve tabii Aydın Esen... Ali Perret orgun başındayken bir anda sahneye girip piyanoya kısa süre oturması salonda heyecanı bir anda artırdı. Gecenin devamında Esen’i piyano başında solo dinledik. Mehmet Uluğ’un kuşağından cazcıların Uluğ’u anması bence geceyi festivalin en anlamlı gecesi haline getirdi. Uluğ’un 1980’lerin sonundaki Türkiye’nin vizyonuna yepyeni şeyler getirmesi onu bizim için hâlâ özel biri kılıyor ve o gece de bu bariz belliydi.


Feridun Ertaşkan


Cazkolik.com / 27 Ekim 2019, Pazar


Fotoğraf: Leyla Diana Gücük



Fotoğraf: Sedal Antay



Gündelik hayatımızı sorgulatan bir konser


Akbank Caz Festivali bu sene ECM firmasının 50. yılına yönelik özel olarak çalışmış. Almanya`dan yola çıkarak uluslararası başarıya ulaşan firmanın müziğe bakışını ve dilini daha iyi anlayabileceğimiz konserler düzenliyor. ECM’in kuzey müziğiyle aynı nefesi soluyan öncü bir firma olduğunu biliriz. Kuzeyin başarılı temsilcileri Mats Eilertsen, Harmen Fraanje ve Thomas Strønen festival kapsamında Akbank Sanat’a konuk oldu. Performansın en etkileyici bölümü Carla Bley bestesi “Ida Lupino” üçlünün muazzam uyumuyla kulaklara çok iyi geldi. Sanatçıların icra ettiği müzik, konseptinden icrasına ruha dokunan ve bu yönüyle tempolu günlük koşturmacamızda mükemmelliğiyle bizi sarsan bir müzik oldu. Ben bu konseri bu boyutta bir performans olarak değerlendiriyorum. Thomas Strønen bir kuyumcu hassasiyetiyle milim milim, gram gram hesaplayarak, ölçerek çaldığı davuluna piyanist Harmen Fraanje tane tane dokunuşlarla karşılık verdi, Eilertsen ise ahşabın sesini mükemmel algılayabildiğimiz tonla eşlik etti. Son derece uyumlu ve salonun beklentilerini karşılayan bir konser oldu. ECM plak şirketinden bahsetmişken; 22 Ekim’de gerçekleşecek Francesco Martinelli, Sevin Okyay ve Kerim Selçuk’un katılımıyla konuşulacak ECM Records & Avrupa Caz Tarihi söyleşisini kaçırmamanızı tavsiye ederim.


Burak Sülünbaz


Cazkolik.com / 21 Ekim 2019, Pazartesi


18 Ekim 2019, Cuma


Festivalin ikinci günündeyiz... Akbank Sanat`ta Yonathan Avishai, Babylon`da Alfa Mist, Beyoğlu Bova`da yeni albümü "B`r Şeyler Eksik"le Çağıl Kaya festivalde sahne alırken festivalin ilk günü başlayan "Liselerde Caz" projesi ikinci gün Saint Benoit ile Galatasaray Lisesi`nde devam etti. Cazkolik ekibinden sevgili Nazlı Toprak ve Sedal Antay Akbank Sanat`ta Yonatan Avishai Trio konserini izlerken Babylon`daysa Sedat Antay Alfa Mist`i takipteydi. Nazlı Toprak`ın kalemi, Sedal Antay`ın objektifinden Yonathan Avishai Trio konser izlenimlerini aşağıda okuyabilirsiniz.

Neşe de, yalnızlık da herkese gerekli


2001 yılından beri Fransa`da yaşayan ve çalışmalarını orada sürdüren İsrail`li piyanist Yonathan Avishai, üçlüsüyle dinleyicilere kısa, lirik ve dinlendirici bir performans sundu. Trio, ağırlıklı olarak ECM etiketiyle 2019’un başında yayımladığı ilk albümü “Joys And Solitudes”dan parçalar çaldı. Sanatçı, albüm ismine atıfta bulunarak "neşe de yalnızlık da herkes için son derece gereklidir" diyerek parçalarını çalmaya başladı. Piyanoda Yonathan Avishai, basta Yoni Zelnik ve davulda Guilhem Flouzat`dan oluşan trio, Duke Ellington’ın “Mood Indigo”, Frank Foster`ın “Shiny Stockings”, caz standardı “Just in Time” yanı sıra sanatçının kendi bestelerini yumuşak tonda yorumladılar, konseri sanatçının yeğeni için yazdığı “Lya” isimli parça ile bitirdiler. Trio, parçaları çok fazla teknik sınırlarda dolaşmadan, sololarda derinlerde yeni ses arayışında olmadan yorumladı. İzleyiciler olarak konserden sanki CD dinlemiş gibi hislerle ayrıldık. Konseri kaçıranlara üzülmemelerini, sanatçının trompetçi Avishai Cohen ile Eylül ayında henüz çıkarttığı “Playing the Room” albümünü dinlemelerini de tavsiye edelim.


Nazlı Toprak


Cazkolik.com / 19 Ekim 2019, Cumartesi

18 Ekim Cuma gecesi 29. Akbank Caz Festivali kapsamında Babylon`da gerçekleşen Alfa Mist konserinden görüntüler Sedat Antay`ın objektifinden yayında.


17 Ekim 2019, Perşembe


Vudu ayini yapan James Brown nasıl biri olurdu?


29. Akbank Caz Festivali başladı. Daha festival başlamadan Art Ensemble of Chicago konserinin iptali cazseverler arasında bir anda dalga gibi yayıldı ve büyük üzüntü yarattı, açıkçası, festivalde herhangi bir konser iptal edilebilir, hayatın akışı içinde normaldir ama bu konser olabilecek en kötü sürpriz oldu.


Ama bu arada festival başladı


Evet, bu arada festival başladı... İlk gün konser trafiğinde Babylon’da Vaudou Game konseriyle Summart Sanat Merkezi’nde NES konseri vardı. Leyla Diana Vaudou Game yollarına düştü. Afrobeat ve James Brown karışsa nasıl olurun cevabı gibi bir topluluk bunlar. İşin bir de voodoo gibi renkli sosu da olunca sahnenin canlılığı görülmeye değerdi. Gerçekten enerjik bir müzik, bilhassa solistin enerjisi çarpıcı. Voodoo kültürü büyüyle özdeş olduğu için pek çok kişi ürkütücü olsa da Peter Solo öyle demiyor, insana enerji veren, şifa veren bir yanı var ve biz de bu akşam sizinle bu oyunu oynayacağız, herkes içinden nasıl geliyorsa öyle davransın, dans edin, eğlenin, gülün diyor... Doğrusu, İstanbul’da yaşayan yabancı popülasyonu da anlaşılan konsere ilgi göstermiş ki epey kalabalıktılar, grubun fanları da vardı. Şarkılar hep beraber söylendi. Grubun şehre ikinci gelişiymiş. Biz bu büyüyü tüm insanlar için dil, din, ırk gözetmeden herkese iyi gelmesi için yapıyoruz diyorlar. Valla, böyle büyüye can kurban.



Fotoğraf: Leyla Diana


Cazkolik.com / 18 Ekim 2019, Cuma

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Cazkolik.com

  • Instagram
  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.