İstanbul Caz Festivali`nin bu yıl ki özel projesi Esbjörn Svensson`u anma konserini Sevin Okyay kaleme aldı.

İstanbul Caz Festivali`nin bu yıl ki özel projesi Esbjörn Svensson`u anma konserini Sevin Okyay kaleme aldı.

Esbjörn’ü anarken...

Genç yaşta kaybettiğimiz piyanist / besteci Esbjörn Svensson bu yıl festivalde, dolaylı ve dolaysız olarak iki kez anılıyor. İlki, E.S.T. Symphony konseri.

* * *

İstanbul Caz Festivali’nin sunduğu bu özel projede, E.S.T. bestelerinin senfonik düzenlemelerini dinleyeceğiz. İsveçli orkestra şefi ve besteci Hans Ek’in, topluluğun 2008 yılında hayatını kaybeden lideri Esbjörn Svensson’un bestelerinden yaptığı düzenlemeler, solistler ve Filarmonia Istanbul orkestrası tarafından yorumlanacak. Solistler, Jacky Terrason, Michael Wollny, Marius Neset, Sarp Maden, Korhan Futacı ve Esbjörn’ün E.S.T. Trio’daki iki yoldaşı: Dan Berglund ile Magnus Öström. Filarmonia İstanbul’u geçen yıl Festival’de gönüllerimizi çeldikleri Antony and the Johnsons konserinden hatırlayacaksınız.

* * *

Berglund ile Öström’e gelince, daha önce E.S.T. ile de gelmiş, her iki festivalde çalmışlardı. Onları “Caz İçin Tuhaf Bir Yer” konserlerinden de hatırlıyoruz. Haliç Tersanesi konseriyle başlayan bu projenin adını ilk duyduğumuzda aklımıza E.S.T.’nin bir albümü gelmişti: “Strange Place for Snow / Kar İçin Tuhaf Bir Yer” (Merak eden varsa, o yer bir saunaymış). İlk yıl sahnedeki topluluklar arasında, E.S.T. basçısı Dan Berglund ve grubu Tonbruket de vardı. Ertesi yıl Sabancı Müzesi’nde üçüncü grup olarak sahneye, E.S.T. davulcusu Magnus Östrom’un kendi adını taşıyan topluluğu çıktı. Bu yıl üçüncüsü düzenlenen "Caz İçin Tuhaf Bir Yer"de açılışı, İngiliz cazının çok konuşulan topluluğu Kairos 4Tet yapacak. Onların ardından da sahneye Fransa’nın en önemli az piyanistlerinden Bojan Z gelecek. Konser mekânı, Rahmi M. Koç Müzesi. Adını duyduğumuzda gene aklımıza E.S.T. geldiği için, bunu da dolaylı bir anma olarak kabul ediyoruz. Mekân ise, evet, caz için tuhaf ama pek güzel bir mekân.

* * *

Akıllardadır elbet ama, belki de üçlüden kısaca söz etmek uygun olur.

Esbjörn Svensson Trio, ya da E.S.T. 1993’te kuruldu. İlk LP’leri When Everyone Has Gone pek ilgi toplamasa da çok geçmeden caz meraklıları dışında da hayranlar edindiler. Zaten kendilerini bildik anlamda bir ‘caz’ tanımının içine hapsetmemişlerdir hiç. 1996`da ise, Esbjörn Svensson Trio Plays Monk’ta Svensson’un cesur yorumu ile caz eleştirmenlerinin dikkatini çektiler. 2002’de dokuzuncu albümleri Strange Place for Snow çıktığında Avrupa’nın en popüler caz grubu olmuşlardı. 2003’te Seven Days of Falling, BBC Caz Ödülleri’nde onlara Uluslararası Sanatçı Ödülü’nü getirdi. Üç yıl sonra Tuesday Wonderland çıkınca da, Amerikan caz dergisi Down Beat’in kapağını süsleyen ilk Avrupa grubu olma onuruna eriştiler.

* * *

Svensson, Brad Mehldau ile kıyaslanan bir piyanist, çok yetkin bir besteci, grubuyla yekvücut olmuş bir liderdi, ama E.S.T. sadece Esbjörn Svensson demek değildi, tabii. Çocukluk arkadaşı Magnus Öström ile kuruluşundan beri grubun bir parçası olan Dan Berglund da E.S.T.’nin ayrılmaz parçaları, üçte ikisiydiler. Ancak, itici gücü, ruhu, Esbjörn’dü. Zaten on beş yılı aşkın süre içinde E.S.T. dışında pek az kayıt yapmıştır. Çoğu piyanist gibi solo albüm de çıkarmamıştı, vakti olmamıştı çünkü. Esbjörn Svensson, 44 yaşındayken bir dalma kazası sonucu bu dünyayı, sevdiklerini, grubunu arkada bırakıp gitti.

* * *

Öldüğü yıl Leucocyte çıktı, ardından da Live 1995 ile 301. Yol arkadaşları Dan ve Magnus bir süre sonra kendi patikalarını açarak müziğe döndüler. Bu yıl ise, 20. İstanbul Caz Festivali, kadirşinaslığı da adım ileri götürüp doğrudan E.S.T. üzerine kurulu bu projeyi sunuyor. Dan Berglund ile Magnus Öström, arkadaşları, meslektaşları, liderleri Esbjörn’ün anısını yaşatmak için bu konserleri planladılar. Daha önceki konserlerinde Mathias Eick, Kurt Rosenwinkel, Martin Tingvall, İbrahim Malouf, Yaron Herman gibi sanatçılar da orkestraya eşlik etti. Esbjörn yaşarken ise böyle bir orkestra çalışmasının ilk provası, Jazzbaltica 2003’de Esbjörn Svensson Trio and Schleswig Holstein Chamber Orchestra feat. Pat Metheny konseriyle yapılmıştı sanki.

* * *

Bu konserden bir CD çıksaydı keşke! Orada olamayanlara teselli mahiyetinde... Ne olsa sevilen bir sanatçının yokluğunda onu hatırlatan her şey daha da bir değer kazanıyor.

Sevin Okyay
09 Temmuz 2013, Salı
Cazkolik.com

 

 

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Sevin Okyay

  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.