Kimmeryalı kabile şefi gibi görünen bu adam 21. yüzyılın en önemli cazcılarından

Kimmeryalı kabile şefi gibi görünen bu adam 21. yüzyılın en önemli cazcılarından

Kamasi Washington yayınladığı her albümle kendinden sözettirmeyi başarıyor. Ünlü sanatçı 3 Mayısta yeni albümü "Fearless Movement"ı yayınladı. Albümler hakkında yazılan makaleler daha ilk cümleden okuru yazıya maharetle bağlamak ister. Pitchfork'un usta kalemi Andy Kush da Washington'ın yeni albümü hakkındaki yazısına böyle başlıyor. Kamasi'nin kariyerini çok açık ve net özetleyen kısa bir cümle bu ve Cazkolik olarak biz de yazının büyüsüne kapıldığımız için tercüme ederek yayınlamak istedik.

 

Cazkolik.com

 


 

 

Kamasi Washington; "Fearless Movement"

 

 

Kamasi Washington büyük işler yapmayı seviyor. Yıldız saksafoncu ve grup liderinin ilk albümü "The Epic" adını taşıyan 3xLP'lik bir fantazyaydı. Onu takip eden "Heaven and Earth" ise daha kısaydı ama daha da iddialıydı. İsminin yer aldığı üçüncü tam uzunluktaki albüm olan "Fearless Movement"ta ise geri adım atma ve rahatlama belirtileri görülüyor. Albümün uzunluğu 86 dakika gibi nispeten kısa bir süre. Üçüncü parça bir Zapp cover'ı; George Clinton birkaç parça sonra “Get Lit” adlı bir funk jam'de ortaya çıkıyor. Birkaç farklı rapçiden konuk mısralar var, az bilinen isimler, konular ağırlaştığında bile bir sokak partisi sunucusu enerjisi getiriyor. Washington ilk kez sadece 'neşe', 'mücadele' ve 'aşkınlık' gibi büyük duyguları değil, aynı zamanda eğlence gibi -şüphesiz en az bunlar kadar önemli ve belki de anlatması daha zorlu- bir şeyi de aktarmakla ilgileniyor gibi görünüyor.

 

Washington'ın cazın en tanınmış yeni yüzü haline gelmesi, kısmen cazın güncel bir mesele olduğuna dair inancı sayesinde oldu. Cazın dışından yüksek profilli müzisyenlerle işbirliği yapmış olsa da -Kendrick Lamar'ın "To Pimp a Butterfly"ı bunların en önemlisi- kendi müziğini ana akım tarzlara taviz vererek değil, büyük ölçek ve katıksız müzikallikle iletiyor. Geniş toplulukları, gök gürültülü dorukları ve maraton süreleriyle Kamasi'nin kayıtları cazı hayati derecede önemli, uzman olmasanız bile dikkat etmeye değer bir şey olarak sunuyor.

 

Bu ağır hava, Washington'ın çalışmalarının çoğunu karakterize eden bestecilik hırsı ve ruhanî özlem kadar cazın merkezinde yer alan iki güç olan eğlenceli buluş ve insanî kendine özgülüğü de boğabiliyor. Teoride, "Fearless Movement"ın göreceli hafifliği zamanın ruhunu yakalayan destanlarından sonra doğal ve hoş bir sonraki adımdır. Ancak çoğu zaman, zıplayan, esneyen ve keyif veren melodiler kendi ağırlıklarının altında kalıyor. "Fearless Movement"ın ilk yarısı, konuk vokalistlerin hem eğlence hem derin tefekkür için garip bir şekilde film müziği olmaya çalışan şarkılar sunmasıyla dolu. Albüm, parti müziğine olan bağlılığından vazgeçerek Washington'ı hâlâ güçlü olduğu kahramanca yüksek dramın peşinden gitmesi için serbest bıraktığında daha iyi hale geliyor.

 

 

Hepsi de mükemmel birer müzisyen olan çalgıcılar büyük ölçüde Washington'ın önceki çalışmalarına güç veren aynı arkadaş ekibinden geliyor. Tarzları, heyecan verici ve boğucu olabilen bir nevi parçalamadır. Eşlikçiler, geri çekilmek yerine solistlerin peşinden koşma eğiliminde; bu yaklaşım iyi işlediğinde her iki tarafı daha büyük bir heyecana itiyor: Brandon Coleman'ın orgu “The Garden Path"te Dontae Winslow'un trompetine daldığında Winslow trompetin takibinden kaçmak istercesine yalpalıyor ve Coleman buna daha da vahşice saldırarak karşılık veriyor ancak hepsi her zaman sert çaldığında ise şahsi bir patlamanın sürprizine ya da negatif alanın duygusallığına çok az yer kalıyor. Tam set çalan iki davulcu ve birkaç ek perküsyoncu var; biri vücutları hareketlendirebilecek bir boşluğa yerleştiğinde diğeri bunu yoğun dolgularla başlatmak için bir işaret olarak kabul etme eğiliminde.

 

Zapp'in “Computer Love” şarkısı, 1986 tarihli orijinal versiyonunda öngörülü bir sosyal yorumu eğlenceli bir mizah ve karşı konulmaz bir groove ile sunmuştu. Washington'ın cover'ı dans ritmini ortadan kaldırmış, icra süresini iki katına çıkarmış ve ciddi bir nefesli girişi eklemiş. “Get Lit” daha çok, iyi vakit geçirmeyi hedefliyor ve ritim bölümünde Clinton'ın ucubelik dozu ile neredeyse başarılı oluyor. Ancak Netflix hip-hop yarışma programı Rhythm + Flow'un galibi rapçi D Smoke, dizelerde köpüklü bir Anderson .Paak taklidi yapmak için ortaya çıktığında, bazen ofis partilerinde karşılaştığınız mecburi bir parti hissi veriyor. Ev sahibi eğlendirmeye bu kadar hevesli görünürken eğlenmek hani hiç de kolay değildir.

 

Diğer konuk rapçiler ise “Asha the First”te grubun elektrik akımı üzerine Freestyle Fellowship tarzı bilinçli kafiyeler seslendiren, Batı Yakası'nda yaşamış Ras Kass'ın oğulları Ras ve Taj Austin. Washington'ın şimdiye kadar yapılmış en iyi caz-rap füzyon kayıtlarından birine yaptığı katkılar göz önüne alındığında, parçaların birbirine nasıl uyduğunu pek düşünmeden, bir jam'in ortasına birkaç mısra eklemekten memnun görünmesi hayal kırıklığı yaratıyor. Bir caz solosu ve bir rap manzumesinin birçok ortak noktası vardır: İyi olanlar, bireysel yetenek ile daha büyük şarkının bağlamını göz önünde bulundurmayı dengeler. Austin kardeşler teknik açıdan yetenekli ancak etraflarındaki müziği inandırıcı bir şekilde yaşamalarına yardımcı olabilecek tematik kavrayıştan yoksun olarak karşımıza çıkıyor. D Smoke gibi, onların da görünüşleri, Washington'ın önceki albümlerinde ustalıkla yarattığı bütünsel olarak birleşik müzikal dünya hissini bozan davetsiz misafirler gibi hissettirmekten kendini alamıyor.

 

“The Garden Path” parçası ise albümün en coşkulu melodisine sahip ve ilk dinlediğimde bana tanıdık gelen bir melodi. Grup birbirinin yoluna çıkmadan tam gaz ilerliyor, birlikte aynı yöne roket gibi fırlıyorlar. Yakıcı bir solonun ardından temaya geri döndüklerinde ise büyük bir mücadeleden eve dönmek gibi gerçek bir zafer havası var. Bu, Kamasi Washingtın'ın en iyi yaptığı şeylerden biri. Görünüşte “Get Lit” gibi bir parçadan daha ciddi görünse de, aslında daha davetkar: Washington yaptığı işe tamamen inanmış görünüyor. Bu inanç duygusu, Washington'ın vizyonunu gerçekleştirme becerisiyle birleştiğinde, müzikle bütünleşme davetini de güçlendiriyor. Siz de zaten dinlediğiniz albümde birinin yarım adım attığını değil, kendini adadığını duymak istiyorsunuz.

 

Kamasi Washington'ın geleneksel caz mecralarının haricindeki dinleyicilerde yankı bulmasının bir nedeni de albümün kendisini -aranjman, prodüksiyon, sıralama ve benzerlerinin toplamını- bu geleneksel mecraların genelde değer verdiği doğaçlamaya eşit ya da ondan daha büyük bir estetik değere sahip bir konuma yükseltmesi olabilir. (Müziğini bu şekilde sunan ilk cazcı Kamasi değil, örneğin, Bitches Brew'ün rock dinleyicisi arasında neden "Workin' with the Miles Davis Quintet"ten daha popüler olduğunu açıklamaya da yardımcı olabilir). Burada esas olarak icradan neredeyse hiç bahsetmemiş olmak garip gelebilir ama Washington'ın müziği böyledir: İyi ya da kötü, onun albümleri, grup lideri de dahil olmak üzere herhangi bir solistten daha büyük görünebilen bir güçle sizi sürükler.

 

Kariyerinin genelinde olduğu gibi, Kamasi Washington'ın saksafoncu olarak en güçlü anları icattan ziyade vurgu içerme eğiliminde olmasıdır. O, yetenekli bir teknisyendir; hızlı hatları çaldığında, sanki hâlâ çalışma odasındaymış, arpejleri ve gamları çalışıyormuş gibi görünebilir. Ancak bazen, “cazın çığlığı” olarak adlandırılan şeyin ustasıdır: doruk noktasında bir enstrüman veya sesten çıkan ve saf duygu lehine teori ve tekniği aşan o acılı, kendinden geçmiş ifade.

 

Albümün açılış parçası “Lesanu"daki soloda ve yine albümün kapanış parçası ‘Prologue"da grup uzun süredir kullanılan bir dizi akor boyunca istikrarlı şekilde yükseliyor, tırmandıkça da çılgınlaşıyor, her biri bir öncekine benziyor, sonra, daha da büyük bir yoğunluğun yeni bir düzlemine teslim oluyor. Washington da onlarla birlikte tırmanıyor, feryat ediyor ve hırlıyor. Sonunda, tekrarlanan tek bir notaya ulaşıyor ve sanki değerli ve adlandırılamaz bir şey söz konusuymuş gibi öfkeli ve umutsuz bir kararlılıkla tekrar tekrar çalıyor. Bu büyük risklerin onun müziğinde var olduğu açıktır. Washington'ın bir icracı olarak en güçlü olduğu işte bu anlarda ki "Fearless Movement"ta normalden daha az  olduğunu söylemek gerek, dinleyicinin de buna inanması çok kolay.

 

Yazan: Andy Kush

 

Bu makalenin orijinali 7 Mayıs 2024 günü pitchfork isimli müzik portalında yayınlanmıştır.

 

Çeviri Cazkolik.com / 08 Mayıs 2024, Çarşamba

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Cazkolik.com

  • Instagram
  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.