Cazda kozmik minimalizm

Bence caz dinleyicisi merak etmeli, yeni bir isim, yeni bir topluluk, yeni bir albüm… Cazı dünyanın en yaratıcı müziği yapan sınırsızlığı değil sınırlarını genişletmesi. Plaistow`un 7 aralık akşamı Salon`da olacağını öğrenince önce Plaistow`u merak ettim, ne yalan tanımıyordum, kısa bir araştırmanın ardından ilginç bir trioyla karşılaştım. Aslında yeni sayılmaz, on yıllık grup Cenevreli üçlü piyanist Johann Bourquenez, davulcu Cyril Bondi ve basçı Vincent Ruiz`den oluşuyor. Bugüne kadar yayınladıkları dört albüm var; The Crow (2010), Lacrimosa (2012), Citadelle (2013) ve Titan (2015). İlk üç albümü henüz dinlemedim ama son albüm Titan`ı dinledim, dinledikten sonra yazmaya karar verdim! Titan 14 parçadan oluşan bir çalışma. Grubun müzikleri deneysel ağırlıklı doğaçlamalar ama Titan tam öyle değil, müzikler önceden bestelenmiş ve üçlüye uygun hale getirilmiş. Albüm için ilginç bir video yapmışlar. Videoda dikkatimi çeken kozmik minimalizm diye tarif edebileceğim şey oldu. Titan malum Satürn`ün en büyük uydusu ama atmosferi olan bir uydu. Bunları niye anlatıyorum, şundan, video iki yönlü, en azından bana öyle geldi, izlerken ilk farkettiğiniz devasa Satürn`ün çevresinde dolanan minik bir uydu, ama öte yandan kimi zaman öyle yakınlıklar var ki ortaya çıkan görseller kontrbasın telinin makro yakın plan titremesinden davulun derisinden sıçrayan tozlara kadar yeni görsel anlamlar kazanıyor. Telin titreşiminden Satürn`ün yörüngesindeki Titan`ın sonsuz döngüsüne. Öyle bir şey!

Öte yandan, tüm bunların ötesinde Titanlar mitolojik varlıklar. Bu mitoloji işini eskiden beri çözemedim, o yüzden çok kısaca anladığım kadarıyla Titanlar Yunan mitolojisinde ilkel tanrılardan olimpik tanrılara geçişte ikinci nesil tanrısal varlıklar. Kökenleri Otiris dağına dayanan Titanlar ve Titaniçeler en eskileri Gaia (Mother Earth) ve Uranus (Father Sky) ve bunların 12 çocuğu var. Plaistow`un Titan albümünde hepsi bu çocukların isimlerine sahip 14 parça var. Mesela albümün ilk parçası Hyperion Yunan edebiyatında gözlemcilik, bilgelik ve ışık tanrısı olarak tanımlanıyor. Albümün ikinci parçası Phoebe de Uranüs ile Gaia`nın kızı.

Yaratılan ses halkalarıyla oluşturulan atmosfer özellikle böylesi müziklerde zorlayıcıdır. Ritmik sarhoşluğa da düşebilirsiniz karşılıklı itme-çekmelerin boşluğuna da. Ses kompozisyonları, tiz sesler, bas sesler, piyano baş rolde ve müziklerin tamamı akustik. Piyano sabit tonlarken, basın yayı sert tınlar, baget kasnağa sürtünür... Sonuç; çoğu büyüleyici müzikal keşifler. Bence siz de merak edin.

Feridun Ertaşkan

Cazkolik.com / 02 Aralık 2016, Cuma

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN